Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
Bulancak
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Giresun iline bağlı ilçelerden biri


Özel: Evet

Telaffuz : bula'ncağı

bulandırabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bulandırabilmek işi


bulandırabilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bulandırma ihtimali veya imkânı bulunmak

Örnek:

1. Tam tersine, bu bilinci bulandırabiliriz de.

1. Tam tersine, bu bilinci bulandırabiliriz de.

2. Bulandırma becerisi bulunmak


bulandırılabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bulandırılabilmek işi


bulandırılabilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bulandırılma ihtimali veya imkânı bulunmak


bulandırılma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bulandırılmak işi


bulandırılmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bulandırma işi yapılmak


bulandırıverme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bulandırıvermek işi


bulandırıvermek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Çabucak bulandırmak


Telaffuz : bulandırı'vermek

bulandırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bulandırmak işi


bulandırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bulanmasına yol açmak, bulanmasını sağlamak

Örnek:

1. Biz bile kendimizi en sadık bir aynada görmek istesek nefesimizin buğusu aynamızı bulandırır.

1. Biz bile kendimizi en sadık bir aynada görmek istesek nefesimizin buğusu aynamızı bulandırır.

2. -e , -e , mecaz , mecaz , -e , -e , mecaz , mecaz , İki veya daha çok şeyi birbirlerinden fark edilmeyecek bir biçimde karıştırmak

Örnek:

1. Acaba beyaza bulanmış kalastan mı, şüphesi tekrar zihnini bulandırdı.

1. Acaba beyaza bulanmış kalastan mı, şüphesi tekrar zihnini bulandırdı.


bulanık

İlgili Kelimeler:

boz bulanık

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bulanmış olan, duru olmayan

Örnek:

1. Koltuğuna oturdu, Haliç'in bulanık sularına daldı.

1. Koltuğuna oturdu, Haliç'in bulanık sularına daldı.

2. Bulutlu, kapalı (hava)

3. Açık seçik görünmeyen, net olmayan

Örnek:

1. Bulanık görüntü.

1. Bulanık görüntü.

4. Donuk, anlamsız, fersiz (bakış)

Örnek:

1. Dimdik oturuyor, bulanık ve ıslak gözlerle ona bakıyordu.

1. Dimdik oturuyor, bulanık ve ıslak gözlerle ona bakıyordu.

5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Niteliği tam anlaşılmayan

Örnek:

1. İzmir-Bursa yolculuğundan dönüşümde ben böyle bulanık bir politika havası içinde bulmuştum.

1. İzmir-Bursa yolculuğundan dönüşümde ben böyle bulanık bir politika havası içinde bulmuştum.

6. zarf , zarf , zarf , zarf , Bulanmış, duru olmayan bir biçimde

Örnek:

1. Bir musluğu açtığınız zaman bile su, evvela bulanık gelir.

1. Bir musluğu açtığınız zaman bile su, evvela bulanık gelir.


Bulanık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Muş iline bağlı ilçelerden biri


Özel: Evet

Telaffuz : bula'nığı

bulanıkça
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Biraz bulanık olan, çok duru olmayan

Örnek:

1. Yıkanmak için kırık küvete boşalttığı bulanıkça suya baktı.

1. Yıkanmak için kırık küvete boşalttığı bulanıkça suya baktı.


bulanıklaşma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bulanıklaşmak işi


bulanıklaşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bulanık olmak


bulanıklaştırılma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bulanıklaştırılmak işi


bulanıklaştırılmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bulanık bir duruma getirilmek


bulanıklaştırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bulanıklaştırmak işi


bulanıklaştırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bulanık duruma getirmek


bulanıklık

İlgili Kelimeler:

zihin bulanıklığı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bulanık olma durumu

Örnek:

1. Bakışlarına çoktan bir ihtiyar sarhoş gözlerinin bulanıklığı gelmişti.

1. Bakışlarına çoktan bir ihtiyar sarhoş gözlerinin bulanıklığı gelmişti.


bulanıksı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bulanık gibi, biraz bulanık

Örnek:

1. O yeşile çalan bulanıksı su içinde vapurun her tarafı büyümüş, kocamanlaşmıştı.

1. O yeşile çalan bulanıksı su içinde vapurun her tarafı büyümüş, kocamanlaşmıştı.


bulanış
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bulanma işi


bulanıverme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bulanıvermek işi


bulanıvermek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çabucak bulanmak


Telaffuz : bulanı'vermek