92406 kayıt bulundu.
1. -i , -i , -i , -i , Çapalama ihtimali veya imkânı bulunmak
2. Çapalamaya gücü yetmek
3. Çapalama becerisi bulunmak
1. isim , isim , isim , isim , Bir işte gizli kalmış kötü ve aksak yan, kuşkulu durum
2. argo , argo , argo , argo , Hileli, kuşkulu, karışık durum
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Takadan büyük, baş ve kıç tarafı yukarı kalkık bir tür Karadeniz kayığı
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Postacı, ulak
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Benekli, alacalı (hayvan ve bitki)
3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Akşın
4. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Çiçek bozuğu yüz
1. isim , isim , isim , isim , Beden, köstek ve iğne bölümlerinden meydana gelen, her bir iğneye hindi, horoz, kaz, martı, tavuk, ördek vb. kuşların kanat, kuyruk tüyleri takılan çok iğneli bir tür olta takımı
1. Çocukluktan çıkmadığınız için dikkatiniz çapari gibidir.
1. Çocukluktan çıkmadığınız için dikkatiniz çapari gibidir.
Lisan : Rumca
Telaffuz : çapa'ri
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , İçinden çıkılamayacak kadar güç olan, karışık iş
2. denizcilik , denizcilik , denizcilik , denizcilik , Demir zincirlerinin birbirine dolaşıp karışması
Lisan : Rumca
1. isim , isim , isim , isim , Çamçak
2. Ağzı açık fıçı
1. Elimi çapçağa daldırdım, karidesi bıyığından yakaladım.
1. Elimi çapçağa daldırdım, karidesi bıyığından yakaladım.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok canlı
1. Ayaklarının birisi taşla ezilmişti ama capcanlıydı.
1. Ayaklarının birisi taşla ezilmişti ama capcanlıydı.
2. zarf , zarf , zarf , zarf , Çok canlı bir biçimde
1. Ulan Mustafa, insanoğlu ana rahmine düşer de dokuz ay on gün sonra capcanlı fırlar.
1. Ulan Mustafa, insanoğlu ana rahmine düşer de dokuz ay on gün sonra capcanlı fırlar.
Telaffuz : ca'pcanlı
mahalle çapkını, yalıçapkını
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Geçici aşklar ve ilişkiler peşinde koşan (kimse), hovarda
1. Sen onun karşısına çapkın bir adam gibi çıktın.
1. Sen onun karşısına çapkın bir adam gibi çıktın.
2. Cinsellik hatırlatan
1. Bunlar, herhangi bir caz havasına uyar gibi omuz, gerdan kırar, kalça sallar ve mantolarını çapkın bir eda ile şöylece omuzlarının üstüne atıverirler.
1. Bunlar, herhangi bir caz havasına uyar gibi omuz, gerdan kırar, kalça sallar ve mantolarını çapkın bir eda ile şöylece omuzlarının üstüne atıverirler.
3. Haylaz
1. İyidir, hoştur ... ille velakin birazcık delişmendir, birazcık çapkındır.
1. İyidir, hoştur ... ille velakin birazcık delişmendir, birazcık çapkındır.
4. ünlem , ünlem , ünlem , ünlem , Okşayıcı bir seslenme sözü
1. Kostüm yeni, potinler yeni, gömlek yeni. Güveyi mi giriyorsun çapkın?
1. Kostüm yeni, potinler yeni, gömlek yeni. Güveyi mi giriyorsun çapkın?
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Çapkına benzer bir biçimde
1. Bana azıcık çapkınca göründü, söyle yola gelsin.
1. Bana azıcık çapkınca göründü, söyle yola gelsin.
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çapkın bir biçimde olan
1. Etraflarında dilsiz dolaşan siyah uşaklarının hayranlığını bir gülümsemeyle, bir çapkınca bakışla taltif etmekte ne zarar var?
1. Etraflarında dilsiz dolaşan siyah uşaklarının hayranlığını bir gülümsemeyle, bir çapkınca bakışla taltif etmekte ne zarar var?
Telaffuz : çapkı'nca
1. isim , isim , isim , isim , Çapkın olma durumu
2. Çapkınca davranış
1. Gene fazla çapkınlık yaptın galiba? dedi.
1. Gene fazla çapkınlık yaptın galiba? dedi.
1. -i , -i , -i , -i , Bir şeyin enini, boyunu ölçmek, çapkımak
2. Keresteleri dört köşe olarak kesip biçmek
geniş çaplı, küçük çaplı
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çapı geniş olan
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bilgisi çok olan
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yetenekli