92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Klasik Türk müziğinde III. Selim tarafından düzenlenmiş bir birleşik makam
Lisan : Arapça şevḳ + Farsça -efzā
Telaffuz : şevkefza:
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Büyüklük, ululuk, yücelik, heybet
Lisan : Arapça şevket
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , `Büyüklük, güç sahibi` anlamında padişahlara verilen bir san
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , eskimiş , eskimiş , ruh bilimi , ruh bilimi , İçgüdü
Lisan : Arapça sevḳ + ṭabīʿī
Telaffuz : se'vkitabi:i:
1. isim , isim , isim , isim , Silahlı kuvvetlerde, personel, silah, araç, yiyecek vb. ikmal maddelerinin, stratejik ve taktik amaçlarla bir yerden başka bir yere gönderilmesi
Lisan : Arapça sevḳiyyāt
Telaffuz : sevkiya:tı
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Şevki olan
1. Ben onun kadar şevkli oyuncu tanımadım.
1. Ben onun kadar şevkli oyuncu tanımadım.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Şevki olmayan
1. Her vakit indiğim otelin sahibi beni neden şevksiz karşılıyordu?
1. Her vakit indiğim otelin sahibi beni neden şevksiz karşılıyordu?
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Strateji
Lisan : Arapça sevḳ + ceyş
Telaffuz : se'vkülceyş
1. isim , isim , isim , isim , Sevmek işi
1. Seni delicesine sevmeye başladım. Sevgime cevap istiyorum.
1. Seni delicesine sevmeye başladım. Sevgime cevap istiyorum.
şıpsevdi, silisseven
1. -i , -i , -i , -i , Sevgi ve bağlılık duymak
1. Çok az lakırtı söylediği için sevdiği arkadaşları bile kendisini iyice anlayamamışlardı.
1. Çok az lakırtı söylediği için sevdiği arkadaşları bile kendisini iyice anlayamamışlardı.
2. Birine sevgiyle bağlanmak, gönül vermek
1. Ne kadınlar sevdim zaten yoktular / Böyle bir sevmek görülmemiştir
1. Ne kadınlar sevdim zaten yoktular / Böyle bir sevmek görülmemiştir
3. Çok hoşlanmak
1. Bazıları entari üstüne kürk giymeyi daha çok severlerdi.
1. Bazıları entari üstüne kürk giymeyi daha çok severlerdi.
4. Okşamak
5. Yerini, şartlarını uygun bulmak
1. Bu ağaç nemli ortamı sever.
1. Bu ağaç nemli ortamı sever.
1. alay yollu , alay yollu , alay yollu , alay yollu , sevilmeyen, hoşa gitmeyen bir davranışta bulunan bir kimseye söylenen bir söz
1. isim , isim , isim , isim , Hicri takvime göre ramazandan sonra gelen ay, bayram ayı
Lisan : Arapça şevvāl
Telaffuz : şevva:li
1. zamir , zamir , zamir , zamir , Madde, eşya, söz, olay, iş, durum vb.nin yerine kullanılan, belirsiz anlamda bir söz
1. İnsan bir şeyin değerini ondan yoksun kalınca anlıyor.
1. İnsan bir şeyin değerini ondan yoksun kalınca anlıyor.
Lisan : Arapça şeyʾ
seyahat acentesi, seyahatname, iş seyahati
1. isim , isim , isim , isim , Yolculuk
1. Her zamanki seyahat hatıralarını anlatmaya başladı.
1. Her zamanki seyahat hatıralarını anlatmaya başladı.
2. Gezi
Lisan : Arapça siyāḥat
1. isim , isim , isim , isim , Yolculuk bileti satılan ticari kuruluş
2. Geziyle ilgili hizmetleri düzenleyen ticari kuruluş
1. Tam karşısına düşen bir seyahat acentesinin reklam ışıkları gecenin ayazını renk renk dağıtıyordu.
1. Tam karşısına düşen bir seyahat acentesinin reklam ışıkları gecenin ayazını renk renk dağıtıyordu.
1. uzak yerleri gezerek görmek, yolculuk etmek
1. Avrupa'da bir Şarklı etiketi altında seyahat etmenin ilk defa olarak bir faydasını gördüm.
1. Avrupa'da bir Şarklı etiketi altında seyahat etmenin ilk defa olarak bir faydasını gördüm.
1. isim , isim , edebiyat , edebiyat , isim , isim , edebiyat , edebiyat , Bir yazarın gezip gördüğü yerlerden edindiği bilgi ve izlenimlerini anlattığı eser
1. Seyahatname okumanın tadını öteden beri bilirim.
1. Seyahatname okumanın tadını öteden beri bilirim.
Lisan : Arapça siyāḥat + Farsça nāme
Telaffuz : seyahatna:me
1. isim , isim , isim , isim , Kastamonu iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : seydi'ler
1. isim , isim , isim , isim , Konya iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : seydi'şehir
1. isim , isim , isim , isim , Zarla oynanan oyunlarda zarlardan birinin üçlü, öbürünün birli gelmesi, üç bir
Lisan : Farsça se + yek
Telaffuz : se'yek
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Akma, akıntı
2. fizik , fizik , fizik , fizik , Akı
Lisan : Arapça seyelān
Telaffuz : seyela:n, l ince okunur
1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Osmanlı Devleti'nde Yeniçeri Ocağı kaldırıldıktan sonra, yerine kurulan yeni ordu örgütünde görev yapan subayların oluşturduğu askerî sınıf
Lisan : Arapça seyfiyye