92406 kayıt bulundu.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Aklını işine vermeyen, dikkatsiz
2. Yersiz para harcayan, tutumsuz
3. Düzensiz, dağınık
1. Tavırları şiir gibi ahenktar olan Leylâ, ev hayatında ne kadar savruk, güler yüzü ne kadar abustu.
1. Tavırları şiir gibi ahenktar olan Leylâ, ev hayatında ne kadar savruk, güler yüzü ne kadar abustu.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Savrulma ihtimali veya imkânı bulunmak
1. isim , isim , isim , isim , Savrulmak işi
1. Savrulma hareketini pek ciddi tutmuş olacaktı ki beli kütürdedi ve acıdı.
1. Savrulma hareketini pek ciddi tutmuş olacaktı ki beli kütürdedi ve acıdı.
1. -e , -e , -e , -e , Savurma işi yapılmak
1. Bütün gücümle itiyorum onu. Pencereye kadar savruluyor. Ama vazgeçmiyor.
1. Bütün gücümle itiyorum onu. Pencereye kadar savruluyor. Ama vazgeçmiyor.
2. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Dağılmak, saçılmak
1. Naylonlar, kilimler savrulup yere serildi.
1. Naylonlar, kilimler savrulup yere serildi.
1. isim , isim , isim , isim , Savsaklamak işi, ihmal
1. XVI. Lui, savsaklama politikasını daha da ileri götürmeye başladı.
1. XVI. Lui, savsaklama politikasını daha da ileri götürmeye başladı.
1. -i , -i , -i , -i , Belirli bir sebebi olmaksızın bir işi isteyerek geri bırakmak, geciktirmek, umursamamak, ertelemek, sallamak, ihmal etmek
1. Baban nüfus kâğıdını çıkartmayı savsaklamış.
1. Baban nüfus kâğıdını çıkartmayı savsaklamış.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Savsaklama işine konu olmak, ihmal edilmek
1. isim , isim , isim , isim , Artvin iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : şa'vşat
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Şakul, çekül
Lisan : Arapça şāḳūl
1. -i , -i , -i , -i , Yoklamak veya kollamak
1. Kocasına düşen, gerçek niyetlerini ve duygularını böyle uzaktan şavullamak!
1. Kocasına düşen, gerçek niyetlerini ve duygularını böyle uzaktan şavullamak!
2. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Şakullemek
3. Göz gezdirmek, araştırmak
1. Yerimi şavulladım, yerleştim.
1. Yerimi şavulladım, yerleştim.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bir şeyden çekinerek bulunduğu yerden uzaklaşmak
1. -i , -i , -i , -i , Savunma ihtimali veya imkânı bulunmak
2. Savunmaya gücü yetmek
1. Ancak çarpık bir felsefe anlayışı felsefe ile dünya görüşünün örtüştüğünü savunabilir.
1. Ancak çarpık bir felsefe anlayışı felsefe ile dünya görüşünün örtüştüğünü savunabilir.