savrulmak

fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , Savurma işi yapılmak

Örnek:

1. Bütün gücümle itiyorum onu. Pencereye kadar savruluyor. Ama vazgeçmiyor.

1. Bütün gücümle itiyorum onu. Pencereye kadar savruluyor. Ama vazgeçmiyor.

2. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Dağılmak, saçılmak

Örnek:

1. Naylonlar, kilimler savrulup yere serildi.

1. Naylonlar, kilimler savrulup yere serildi.