Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
inadı tutmak
Anlamı:

1. çok direnmek


inadım inat olmak
Anlamı:

1. söylediğinden veya yaptığından vazgeçmemek, çok direnmek


inadına
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Terslik olsun diye

Örnek:

1. Dünya kendisinden ibaretmiş gibi görünmeyi nedense inadına abartırdı.

1. Dünya kendisinden ibaretmiş gibi görünmeyi nedense inadına abartırdı.

2. Gereğinin, istenilenin tersine

Örnek:

1. Şu hayatta azalması gerektiğini öğrendiği an inadına çoğalan, cabadan doğuran bir şey varsa o da evhamdır.

1. Şu hayatta azalması gerektiğini öğrendiği an inadına çoğalan, cabadan doğuran bir şey varsa o da evhamdır.


Telaffuz : i'nadına

inak
Anlamı:

1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Dogma


inakçı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Dogmacı


inakçılık
Anlamı:

1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Dogmacılık


inaksal
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Dogmatik


inal
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kendisine inanılan kimse


inam
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Emanet, vedia


inan
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İnanmak işi

2. Bir kimse veya şeyin doğruluğunu, büyüklüğünü ve gücünü sarsılmaz bir duygu ile benimseme

Örnek:

1. Kendi paylarına düşen fedakârlığı, devlet, millet uğrunda inanla, güvenle, umutla bir daha tazeliyorlardı.

1. Kendi paylarına düşen fedakârlığı, devlet, millet uğrunda inanla, güvenle, umutla bir daha tazeliyorlardı.

3. Tanrı'ya duyulan sınırsız inanış, iman, itikat


inan olsun
Anlamı:

1. `bana inanınız` anlamında kullanılan bir söz

Örnek:

1. İnan olsun, ben bunu biliyordum.

1. İnan olsun, ben bunu biliyordum.


inanabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İnanabilmek işi


inanabilmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , İnanma ihtimali bulunmak

Örnek:

1. Ballandırarak anlattığı bu başarıların parlaklığına ben de inanabileyim isterdim.

1. Ballandırarak anlattığı bu başarıların parlaklığına ben de inanabileyim isterdim.


inanç

İlgili Kelimeler:

batıl inanç, boş inanç

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir düşünceye gönülden bağlı bulunma

Örnek:

1. Bilhassa kadınlar arasında hurafeye inanç fazla buralarda.

1. Bilhassa kadınlar arasında hurafeye inanç fazla buralarda.

2. Birine duyulan güven, inanma duygusu

3. İnanılan şey, görüş, öğreti

Örnek:

1. Kendi getirdikleri inançtan başka her şeye kapalıdır zevkleri.

1. Kendi getirdikleri inançtan başka her şeye kapalıdır zevkleri.

4. din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , Tanrı'ya, bir dine inanma, akide, iman, itikat

Örnek:

1. Herkes, vicdan, dinî inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir.

1. Herkes, vicdan, dinî inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir.


inanca
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güvence


inanca vermek
Anlamı:

1. güvence vermek


inancı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , din bilgisi , din bilgisi , sıfat , sıfat , din bilgisi , din bilgisi , İnancılığı savunan, fideist


inancılık
Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Temel gerçeklerin akılla kavranamayacağını ancak inan yoluyla elde edilebileceğini savunan öğretilerin genel adı, imaniye, fideizm


inançlı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İnancı olan, imanlı, itikatlı, mutekit

Örnek:

1. Paşa, sağlam inançlı bir Müslümandı.

1. Paşa, sağlam inançlı bir Müslümandı.


inançlıca
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , İnançlı bir biçimde


Telaffuz : inançlı'ca

inançlılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İnançlı olma durumu


inançsız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İnancı olmayan, inansız, imansız, itikatsız


inançsızca
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , İnançsız bir biçimde


Telaffuz : inançsı'zca

inançsızlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İnançsız olma durumu, inansızlık, imansızlık, itikatsızlık


inandırabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İnandırabilmek işi