Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
haince
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kötü niyetli

Örnek:

1. Bürokrasinin haince kazıklarından birini yemiş olduğu hâlde böyle konuşabiliyordu.

1. Bürokrasinin haince kazıklarından birini yemiş olduğu hâlde böyle konuşabiliyordu.

2. zarf , zarf , zarf , zarf , (ha:i'nce) Hain bir biçimde, haincesine

Örnek:

1. Düşüncelerini hiç paylaşmadığı hâlde onun haince öldürülmesine isyan ediyordu.

1. Düşüncelerini hiç paylaşmadığı hâlde onun haince öldürülmesine isyan ediyordu.


haincesine
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Haince


Telaffuz : ha:i'ncesine

hainleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hainleşmek işi


hainleşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Haince davranır duruma gelmek


hainlik

İlgili Kelimeler:

vatan hainliği

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hain olma durumu

2. Haince davranış

Örnek:

1. Yürürken kadınları göremediğini, Ramazan'ın yeni bir hainliği olduğunu düşündü.

1. Yürürken kadınları göremediğini, Ramazan'ın yeni bir hainliği olduğunu düşündü.


hainlik etmek
Anlamı:

1. birine haince davranmak, kötülük etmek


haiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bir şeyi olan, elinde bulunduran, taşıyan

Örnek:

1. Osmanlı tabiiyetini haiz Müslim diye, yol tezkeresi doldururlardı.

1. Osmanlı tabiiyetini haiz Müslim diye, yol tezkeresi doldururlardı.


Lisan : Arapça ḥāʾiz

Telaffuz : ha:iz

haiz olmak
Anlamı:

1. (bir şeyi) elinde bulundurmak, taşımak

Örnek:

1. Haiz olduğu vasıflar bizim için uygundur.

1. Haiz olduğu vasıflar bizim için uygundur.


haje
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Afrika'da yaygın olarak bulunan bir tür kobra (Naja haje)


Lisan : Fransızca haje

hak

İlgili Kelimeler:

hak ediş, hak ihlali, hakkıhıyar, hakkıhuzur, hakkımüktesep, hak kısıtlaması, hak kuşu, hakkısükût, haksever, haktanır, hak yolu, ayni hak, emrihak, ihkakıhak, kazanılmış hak, müktesep hak, barut hakkı, buluş hakkı, cevap hakkı, geçiş hakkı, geçit hakkı, gösterme hakkı, göz hakkı, huzur hakkı, iltica hakkı, intifa hakkı, irtifak hakkı, isim hakkı, kabotaj hakkı, konuşmama hakkı, kul hakkı, makas hakkı, oy hakkı, ölme hakkı, ön alım hakkı, özlük hakkı, patent hakkı, rücu hakkı, rüçhan hakkı, sarraflık hakkı, seçilme hakkı, seçme hakkı, sığınma hakkı, susma hakkı, sükût hakkı, şufa hakkı, takdir hakkı, telif hakkı, tuz ekmek hakkı, veto hakkı, yanıt hakkı, yasama hakkı, yazar hakkı, yumruk hakkı, hasta hakları

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Adalet

Örnek:

1. Haktan ayrılmamalı.

1. Haktan ayrılmamalı.

2. Adaletin, hukukun gerektirdiği veya birine ayırdığı şey, kazanç

Örnek:

1. Üstelik adli tatil olduğu için hak sahipleri bekleşirler.

1. Üstelik adli tatil olduğu için hak sahipleri bekleşirler.

3. Dava veya iddiada gerçeğe uygunluk, doğruluk

Örnek:

1. Bu davada hak görmüyorum.

1. Bu davada hak görmüyorum.

4. Verilmiş emekten doğan manevi yetki

Örnek:

1. Ana hakkı ödenmez.

1. Ana hakkı ödenmez.

5. Pay

Örnek:

1. Makas hakkı. Komşu hakkı.

1. Makas hakkı. Komşu hakkı.

6. Emek karşılığı ücret

7. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Doğru, gerçek

Örnek:

1. Karacaoğlan der ki sözüm haktır.

1. Karacaoğlan der ki sözüm haktır.


Lisan : Arapça ḥaḳḳ

hak

İlgili Kelimeler:

hakketmek

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Maden, ağaç, taş üzerine elle yazı veya şekil oyma, kazı

Örnek:

1. Mühür hakki.

1. Mühür hakki.

2. Kâğıttaki yazıyı kazıma, kazı

Örnek:

1. Resmî kâğıtlarda hak ve silinti yasaktır.

1. Resmî kâğıtlarda hak ve silinti yasaktır.


Lisan : Arapça ḥakk

Hak

İlgili Kelimeler:

Hak dini, Cenabıhak

Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Tanrı

Örnek:

1. Hakkıdır Hakk'a tapan milletimin istiklal.

1. Hakkıdır Hakk'a tapan milletimin istiklal.


Özel: Evet

Lisan : Arapça ḥaḳḳ

hâk
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Toprak


Lisan : Farsça ḫāk

Telaffuz : hâ:k

hak (veya hakkını) yemek
Anlamı:

1. başkalarının hakkını vermemek

Örnek:

1. Hem benden haber bekleyen okuyucularımın hakkını yiyor, öteki genç okuyucularımın kalbini kırıyorum.

1. Hem benden haber bekleyen okuyucularımın hakkını yiyor, öteki genç okuyucularımın kalbini kırıyorum.


hak deyince akan sular durur
Anlamı:

1. `bir anlaşmazlıkta adalet, tarafsızlık, hakkaniyet devreye girdiğinde kimsenin söyleyecek sözü kalmaz` anlamında kullanılan bir söz


Hak dini
Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Müslümanlık


Özel: Evet

hak ediş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir üretim veya yapım sırasında hak edilmiş durum, para, istihkak


hak etmek
Anlamı:

1. bir emek karşılığı hakkı olan şeyi elde etmek, hak kazanmak

Örnek:

1. Aslında bu hayat pahalılığında, ona hak ettiği parayı veremediğimizi biliyoruz.

1. Aslında bu hayat pahalılığında, ona hak ettiği parayı veremediğimizi biliyoruz.

2. layık olduğu kötü karşılığı almak

3. bir başarı dolayısıyla ödüllendirilmek

Örnek:

1. Kadın dergileri bizi göklere çıkarıyorlardı, bunu da hak etmemiştik.

1. Kadın dergileri bizi göklere çıkarıyorlardı, bunu da hak etmemiştik.


Hak getire
Anlamı:

1. `yoktur, bulunmaz, ne arar` anlamında kullanılan bir söz

Örnek:

1. Senin gibi yakışıklı değildi. Boy bos desen Hak getire.

1. Senin gibi yakışıklı değildi. Boy bos desen Hak getire.


hak ihlali
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Bir kimseye kanunlarla belirlenen bazı hakları engelleme, hak kısıtlaması


hâk ile yeksan etmek
Anlamı:

1. yapı, şehir vb. için temelinden yıkıp harap etmek, bütünüyle ortadan kalkmak


hâk ile yeksan olmak
Anlamı:

1. yapı, şehir vb. temelinden yıkılıp harap olmak, bütünüyle ortadan kalkmak


hak kazanmak
Anlamı:

1. emeğin karşılığını alabilecek duruma gelmek

Örnek:

1. Senin kadar kimse kendi vatanına sahip olmaya hak kazanamamıştır.

1. Senin kadar kimse kendi vatanına sahip olmaya hak kazanamamıştır.


hak kısıtlaması
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Hak ihlali


hak kuşu
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Bataklık baykuşu