Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
dincelme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dincelmek işi


dincelmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , Dinçleşmek


dinceltme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dinceltmek işi


dinceltmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Canlılığını, dinçliğini, zindeliğini sağlamak


dinci

İlgili Kelimeler:

kökten dinci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dinî görüşleri her alana yaymak isteyen kimse


dincilik

İlgili Kelimeler:

kökten dincilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dincinin olma durumu


dinçlenme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dinçlenmek durumu


dinçlenmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Dinç bir durum ve görünüm kazanmak

Örnek:

1. Dinçlenmiş gövdeleri, dinlenmiş yüzleri ile pırıl pırıl gelmişlerdi gazinoya.

1. Dinçlenmiş gövdeleri, dinlenmiş yüzleri ile pırıl pırıl gelmişlerdi gazinoya.


dinçleşebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dinçleşebilmek işi


dinçleşebilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Dinçleşme ihtimali veya imkânı bulunmak


dinçleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dinçleşmek işi


dinçleşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Dinç duruma gelmek


dinçleştirebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dinçleştirebilmek işi


dinçleştirebilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Dinçleştirme ihtimali veya imkânı bulunmak


dinçleştirme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dinçleştirmek işi


dinçleştirmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Dinç duruma gelmesini sağlamak


dinçlik

İlgili Kelimeler:

başı dinçlik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dinç olma durumu, zindelik, mecal


dindar
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , din bilgisi , din bilgisi , sıfat , sıfat , din bilgisi , din bilgisi , Din inancı güçlü, din kurallarına bağlı (kimse), mütedeyyin

Örnek:

1. Dualarında hep hayırlı, dindar evlat isterdi.

1. Dualarında hep hayırlı, dindar evlat isterdi.


Lisan : Arapça dīn + Farsça -dār

dindarlaşma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dindarlaşmak işi


dindarlaşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Dindar duruma gelmek


dindarlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dindar olma durumu, mütedeyyinlik


dindaş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aynı dinden olan kimse


dindaş olmak
Anlamı:

1. aynı dinden olmak


dindaşlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dindaş olma durumu


dinden imandan çıkmak
Anlamı:

1. kendini kontrol edemeyecek kadar çok öfkelenmek, çok sinirlenmek