92406 kayıt bulundu.
devre arası, devre dışı, devre kesici, devre mülk, devre potansiyeli, devre voltajı, açık devre, ardışık devre, ilk devre, kapalı devre, kısa devre, hazırlık devresi
1. isim , isim , isim , isim , Belirlenmiş zaman dilimi
1. Bu kadar uzun bir bekleyiş devresi, tatsız ara veriş yeter.
1. Bu kadar uzun bir bekleyiş devresi, tatsız ara veriş yeter.
2. fizik , fizik , fizik , fizik , Çevrim
Lisan : Arapça devre
1. zarf , zarf , halk ağzında , halk ağzında , zarf , zarf , halk ağzında , halk ağzında , Ters, yanlış bir biçimde
1. Sarıldı boynuma ağlama deyi / Hotozumu devre bağlama deyi
1. Sarıldı boynuma ağlama deyi / Hotozumu devre bağlama deyi
1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Futbol, basketbol vb.nde karşılaşma sırasında dinlenme süresi
2. Ligin birinci döneminin bitiminde verilen dinlenme süresi
1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Elektrik donanımındaki enerji akımının bir noktada kesilme durumu
2. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Konudan uzak, ilgisiz, baypas
1. konudan uzaklaştırmak, ilgilenmemesini sağlamak
1. Özellikle torununun boşanmasında onu devre dışı tutmuşlardı.
1. Özellikle torununun boşanmasında onu devre dışı tutmuşlardı.
1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Devrenin aşırı yüklenmesi durumunda akımı kesen araç
1. isim , isim , isim , isim , Özellikle tatil beldelerinde sadece belli dönemlerde kullanılmak üzere satın alınan ve değişik kişilerce de kullanılabilen müstakil ev veya daire
1. Daireler devre mülk usulünce işletilebiliyordu.
1. Daireler devre mülk usulünce işletilebiliyordu.
1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Devre voltajı
1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Galvanik anotlu sistemlerde, anot ve zemin potansiyeli ile sistem potansiyeli arasındaki fark, devre potansiyeli
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Bir hakkın karşılıklı veya karşılıksız olarak başkasına geçirilebilme durumu
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Devredilme ihtimali veya imkânı bulunmak
Telaffuz : devredilebilmek
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Devretme işi yapılmak, devrolmak
Lisan : Arapça devr + Türkçe edilmek
Telaffuz : de'vredilmek
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , İnsan haklarının niteliklerinden birini belirtmek için kullanılan terim
1. isim , isim , isim , isim , Zonguldak iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : de'vreği
1. isim , isim , isim , isim , Kastamonu iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : de'vrekâ:ni
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Devir (II) yoluyla, devrederek
1. Devren satılık bakkal dükkânı.
1. Devren satılık bakkal dükkânı.
Lisan : Arapça devren
Telaffuz : de'vren
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Dönmek, dolaşmak
2. hukuk , hukuk , hukuk , hukuk , Bir malın mülkiyetini, bir mal üzerindeki hakkı başkasına geçirmek
1. Bana gelip hisseni satın almak istiyorum, bana devret deseydin belki razı olurdum.
1. Bana gelip hisseni satın almak istiyorum, bana devret deseydin belki razı olurdum.
3. -i , -i , -i , -i , Aktarmak
1. Kıran kırana bir güreş bitmiş, Büyük Millet Meclisi, Başkumandanlık yetkilerini Mustafa Kemal Paşa'ya devretmiştir.
1. Kıran kırana bir güreş bitmiş, Büyük Millet Meclisi, Başkumandanlık yetkilerini Mustafa Kemal Paşa'ya devretmiştir.
4. -i , -i , eskimiş , eskimiş , -i , -i , eskimiş , eskimiş , Baştan sona değin okumak, bitirmek
1. Tarih kitabını üç kez devrettim.
1. Tarih kitabını üç kez devrettim.
Lisan : Arapça devr + Türkçe etmek
Telaffuz : de'vretmek
1. işin içine girmesi sağlanmak
1. Özel sektörün devreye alınması gerekir.
1. Özel sektörün devreye alınması gerekir.