92406 kayıt bulundu.
1. sıfat , sıfat , fizik , fizik , sıfat , sıfat , fizik , fizik , Devirli
2. Devirle ilgili
Lisan : Arapça devrī
Telaffuz : devri:
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Dünyayı dolaşma
1. Dört beş ay sürecek bir devriâlem seyahatine çıkıyorduk.
1. Dört beş ay sürecek bir devriâlem seyahatine çıkıyorduk.
Lisan : Arapça devr + ʿālem
Telaffuz : de'vriâ:lem
devridaim pompası
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Tam ve sürekli dönüş veya dolaşım
1. Bir devridaim makinesi misali, dışarıdan el beklemeksizin kendi çarkını kendisi çeviriyordu.
1. Bir devridaim makinesi misali, dışarıdan el beklemeksizin kendi çarkını kendisi çeviriyordu.
Lisan : Arapça devr + dāʾim
Telaffuz : de'vrida:im
1. isim , isim , isim , isim , Özel bir düzenekle suyun dönmesini sağlayan cihaz
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Türk müziğinde bir küçük usul
Lisan : Arapça devr + hindī
Telaffuz : de'vrihindi:
devrik cümle, devrik tümce
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Katlanıp kendi üzerine bükülmüş
1. Kısa keten etek, yakası devrik bol bluz...
1. Kısa keten etek, yakası devrik bol bluz...
2. Devrilmiş olan
1. Ressam, yerdeki devrik iskemleyi alıp Recep'in sol yanına koyar.
1. Ressam, yerdeki devrik iskemleyi alıp Recep'in sol yanına koyar.
3. Yatırılmış, yıkılmış, dik durumunu yitirmiş
1. Devrik çam ağaçları.
1. Devrik çam ağaçları.
4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Darbe ile makamından indirilmiş
1. Devrik başbakan.
1. Devrik başbakan.
1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Yüklemi sonda olmayan cümle, devrik tümce
1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Devrik cümle
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Türk müziğinde bir büyük usul
Lisan : Arapça devr + kebīr
Telaffuz : de'vrikebi:ri
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Devrilme ihtimali bulunmak
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Devrilecek duruma gelmek
Telaffuz : devrile'yazmak
1. isim , isim , isim , isim , Devrilme işi
1. Vali, alevlerin arasında köprünün suya devrilişini seyrediyordu ağır çekimle.
1. Vali, alevlerin arasında köprünün suya devrilişini seyrediyordu ağır çekimle.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çabucak veya ansızın devrilmek
Telaffuz : devrili'vermek
1. isim , isim , isim , isim , Devrilmek işi
1. Suların üzerimize devrilmesinden önce yukarıya bir varsak dünya bizim olacaktı.
1. Suların üzerimize devrilmesinden önce yukarıya bir varsak dünya bizim olacaktı.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Devirme işi yapılmak
1. Üst parçası devrilmiş minarelerin başında, leyleklerin geniş kenarlı yuvaları görünüyor.
1. Üst parçası devrilmiş minarelerin başında, leyleklerin geniş kenarlı yuvaları görünüyor.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Dönmek
1. Belli belirsiz uzamaya başlamış gölgelerle, ikindiye devrilen günün dakika dakika tadını çıkarmak...
1. Belli belirsiz uzamaya başlamış gölgelerle, ikindiye devrilen günün dakika dakika tadını çıkarmak...
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yok edilmek, ortadan kaldırılmak
1. Bir düzine kadarı, aman dilemeye bile vakit bulamadan devrildi.
1. Bir düzine kadarı, aman dilemeye bile vakit bulamadan devrildi.
kadife devrim, karşı devrim, renkli devrim
1. isim , isim , isim , isim , Belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli değişiklik
2. İhtilal
1. Fransız devrimi.
1. Fransız devrimi.
3. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , İnkılap
4. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Çevrilme, katlanma, bükülme
1. isim , isim , isim , isim , Belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli değişiklik yapan kimse
2. Devrim yapan veya devrime bağlı olan kimse, ihtilalci
3. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , İnkılapçı kimse
1. isim , isim , isim , isim , Belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli değişiklik yapma
2. İhtilalcilik
3. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , İnkılapçılık
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Türk müziğinde bir büyük usul
Lisan : Arapça devr + Farsça revān
Telaffuz : de'vrireva:nı
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , eskimiş , eskimiş , din bilgisi , din bilgisi , Asrısaadet
Lisan : Arapça devr + saʿādet
Telaffuz : de'vrisaa:det