dam koruğugiller

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , İki çeneklilerden örnek bitkisi dam koruğu olan bir bitki familyası

dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı

Anlamı:

1. yersiz ve saçma sözler karşısında söylenen bir söz

dam yandı, içindeki sıçan da (birlikte) yandı

Anlamı:

1. `bu, büyük bir kayıp ancak eskiden yol açtığı rahatsızlık da sona erdi` anlamında kullanılan bir söz

dama

İlgili Kelimeler:

dama tahtası, dama taşı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Karelere ayrılmış zemin üzerinde on altı taşla iki kişi arasında oynanan oyun

Örnek:

1. Gürültüsüz oyun isterseniz gelin damaya.

1. Gürültüsüz oyun isterseniz gelin damaya.

Lisan : İtalyanca dama

Telaffuz : da'ma

dama çıkmak

Anlamı:

1. cinsel istekleri artmak

dama demek

Anlamı:

1. gücü kalmayarak bir işi daha ileri götüremeyecek duruma gelmek

Örnek:

1. Konya'ya döndüğüm vakit benim motor, dama Erol Efendi, dedi. Kıtipiyoz bir tamirhaneye verdim.

1. Konya'ya döndüğüm vakit benim motor, dama Erol Efendi, dedi. Kıtipiyoz bir tamirhaneye verdim.

2. tükenmek

Örnek:

1. Konyak şişesi dama dedi.

1. Konyak şişesi dama dedi.

dama tahtası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Üzerinde dama oynanan tahta

dama taşı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dama oynanan taş

2. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Sık sık bir yerden başka bir yere giden veya atanan

dama taşı gibi oynatmak

Anlamı:

1. birini sık sık bir yerden bir yere göndermek veya atamak

damacana

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Su vb. sıvıları taşımaya yarayan, dar ağızlı, şişkin karınlı, genellikle hasır veya plastik sepet içinde korunan büyük şişe

Lisan : İtalyanca damigiana

damacı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dama oyuncusu

damak

İlgili Kelimeler:

damak eteği, damak tadı, damak ünsüzü, art damak, diş-damak ünsüzü, diş eti-damak ünsüzü, ön damak, sert damak, yumuşak damak

Anlamı:

1. isim , isim , anatomi , anatomi , isim , isim , anatomi , anatomi , Ağız boşluğunun tavanı

damak eteği

Anlamı:

1. isim , isim , anatomi , anatomi , isim , isim , anatomi , anatomi , Damağın kemiksiz ve yumuşak olan arka bölümü

damak tadı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yiyeceklerden alınan lezzet

damak ünsüzü

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Dil sırtı yardımı ile ön damakta veya art damakta oluşan ses: g, k, n

damaklı

İlgili Kelimeler:

damaklı diş, kara damaklı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Damağı olan

damaklı diş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Damağı ile birlikte hazırlanan takma diş

damaksı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , dil bilgisi , dil bilgisi , sıfat , sıfat , dil bilgisi , dil bilgisi , Boğumlanma noktası damakta bulunan (ses)

Örnek:

1. Kişi kelimesindeki k damaksı bir sestir.

1. Kişi kelimesindeki k damaksı bir sestir.

damaksıl

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , dil bilgisi , dil bilgisi , sıfat , sıfat , dil bilgisi , dil bilgisi , Damakla ilgili

damaksıllaşma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Damaksıllaşmak işi

damaksıllaşmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , dil bilgisi , dil bilgisi , nesnesiz , nesnesiz , dil bilgisi , dil bilgisi , Bir kelimede art damaktan çıkan bir ünsüz veya kalın bir ünlü ön damağa kayıp yumuşamak ve incelmek: Yana > yine, alma > elma gibi

damaksıllaştırma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Damaksıllaştırmak işi

damaksıllaştırmak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , dil bilgisi , dil bilgisi , -i , -i , dil bilgisi , dil bilgisi , Bir fonemin boğumlanma noktasını sert damağa doğru kaydırmak

damaksız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Damağı olmayan

2. isim , isim , isim , isim , Sivri uçlu balıkçı iğnesi

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Tat alma duyusu zayıflamış olan veya bu duyuyu tamamen yitirmiş olan (kimse)

Damal

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ardahan iline bağlı ilçelerden biri

Özel: Evet

Telaffuz : da'mal