Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
ağzına burnuna bulaştırmak
Anlamı:

1. bir işi beceremeyip berbat etmek, bozmak


ağzına düşmek
Anlamı:

1. dile düşmek

Örnek:

1. Doğrusu ben ne güzelliğimin ne de ilmimin kimsenin ağzına düşmesine razı değilim.

1. Doğrusu ben ne güzelliğimin ne de ilmimin kimsenin ağzına düşmesine razı değilim.


Ön Takı : (birinin)

ağzına etmek
Anlamı:

1. argo , argo , argo , argo , haddini bildirmek


ağzına geldiği gibi
Anlamı:

1. önünü sonunu düşünmeden


ağzına geleni söylemek
Anlamı:

1. nezaket dışına çıkarak ağır ve kırıcı sözler söylemek

2. gelişigüzel, saçma sapan konuşmak


ağzına gem vurmak
Anlamı:

1. susturmak, söyletmemek


ağzına kadar
Anlamı:

1. boş yeri kalmayacak bir biçimde

Örnek:

1. Bir bardağı bu yeşil şerbetle ağzına kadar doldurdu.

1. Bir bardağı bu yeşil şerbetle ağzına kadar doldurdu.


ağzına kilit takmak (veya vurmak)
Anlamı:

1. susmak

2. susturmak


ağzına kira istemek
Anlamı:

1. söylemesi beklenen şeyi söylemekte nazlı davranmak


ağzına layık
Anlamı:

1. bir yiyeceğin çok lezzetli ve tatlı olduğunu söylemek için kullanılan bir söz


ağzına sağlık
Anlamı:

1. bir sözü yerinde söyleyen kişilere söylenen bir beğenme sözü

2. yapılan konuşmanın beğenildiğini belirtmek için söylenen söz


ağzına sakız olmak
Anlamı:

1. dedikodusuna konu olmak


Ön Takı : (birinin)

ağzına sıçmak
Anlamı:

1. argo , argo , argo , argo , birini çok kötü duruma sokmak

2. bir şeyi, bir işi işe yaramaz duruma getirmek, bozmak


ağzına sürmemek
Anlamı:

1. herhangi bir yiyeceği veya içeceği hiç yememek veya içmemek


ağzına takılmak
Anlamı:

1. bir sözü konuşması sırasında bilinçsiz bir biçimde sürekli söylemek


ağzına taş almak
Anlamı:

1. söze karışmayıp susmak


ağzına tıkmak
Anlamı:

1. susturmak, konuşmasına engel olmak

Örnek:

1. Aleyhinde kim ne söylerse hemen ağızlarına tıkarlardı.

1. Aleyhinde kim ne söylerse hemen ağızlarına tıkarlardı.


ağzına tükürmek
Anlamı:

1. hakaret ederek uyarmak


Ön Takı : (birinin)

ağzına verilmesini beklemek (veya istemek)
Anlamı:

1. çalışmayıp işlerinin başkaları tarafından yapılmasını beklemek


ağzına volta almak
Anlamı:

1. denizcilik , denizcilik , denizcilik , denizcilik , bir palanganın işlemesine engel olmak için palanganın ucundan çıkan halatı geçici olarak makaranın arasından geçirip sıkıştırmak


ağzına vur, lokmasını al
Anlamı:

1. `yumuşak huylu kimseye her istenilen kolaylıkla yaptırılabilir` anlamında kullanılan bir söz


ağzına yakışmamak
Anlamı:

1. söylemesi ayıp kaçmak, uygun düşmemek, yakışık almamak


ağzına yüzüne bulaştırmak
Anlamı:

1. bir işi kötü yapmak, becerememek

Örnek:

1. Yapılacak şey ehemmiyetsizce bir pansuman ama ağızlarına yüzlerine bulaştırmalarından korkuyorum.

1. Yapılacak şey ehemmiyetsizce bir pansuman ama ağızlarına yüzlerine bulaştırmalarından korkuyorum.


ağzında bakla ıslanmamak
Anlamı:

1. sır saklamamak


ağzında büyümek
Anlamı:

1. sevmediğinden veya içi almadığından bir yiyeceği yutamamak