92406 kayıt bulundu.
1. -i , -i , -i , -i , Yüreklendirmek, yiğitlendirmek, cesaret vermek
1. Reis memnun oluyor ve kâtibi biraz daha cesaretlendirmek ister gibi görünüyordu.
1. Reis memnun oluyor ve kâtibi biraz daha cesaretlendirmek ister gibi görünüyordu.
1. nesnesiz , nesnesiz , -den , -den , nesnesiz , nesnesiz , -den , -den , Yılgınlığı gitmek, yüreklenmek, yiğitlenmek
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yürekli
1. Daha cesaretli bazıları kucaklaşarak birbirlerini öperlerdi.
1. Daha cesaretli bazıları kucaklaşarak birbirlerini öperlerdi.
1. isim , isim , isim , isim , Ölü beden, naaş
1. Gece sabaha karşı, balıkçılar denizde bir ceset bulmuşlardı.
1. Gece sabaha karşı, balıkçılar denizde bir ceset bulmuşlardı.
Lisan : Arapça cesed
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Büyük, iri, kocaman
1. Padişahın bu ziyafetlere bazen cesim saltanat kayıkları ile de geldiği olurdu.
1. Padişahın bu ziyafetlere bazen cesim saltanat kayıkları ile de geldiği olurdu.
Lisan : Arapça cesīm
Telaffuz : cesi:m
çeşit çeşit, çeşitkenar, envaiçeşit
1. isim , isim , isim , isim , Aynı türden olan şeylerin bazı özelliklerle ayrılan öbeklerinden her biri, tür, makule, nev
1. Güçlüğün hiçbir çeşidinden yılmamak, dil arıtıcısı olmanın vazgeçilmez bir koşuludur.
1. Güçlüğün hiçbir çeşidinden yılmamak, dil arıtıcısı olmanın vazgeçilmez bir koşuludur.
2. Canlıların bölümlenmesinde, bireylerden oluşan, türden daha küçük birlik
3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Türlü
1. Bu camilerin her biri başka planda başka çeşittir.
1. Bu camilerin her biri başka planda başka çeşittir.
Lisan : Farsça çeşīd
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çeşitli olan, türlü türlü
1. Varsayın, ayaklarının altına çeşit çeşit kürkleri ben sereyim.
1. Varsayın, ayaklarının altına çeşit çeşit kürkleri ben sereyim.
2. Değişik değişik
1. Evde, özellikle yaz ve güz aylarında çeşit çeşit kadınlar çalışırdı.
1. Evde, özellikle yaz ve güz aylarında çeşit çeşit kadınlar çalışırdı.
çeşitkenar üçgen
1. sıfat , sıfat , matematik , matematik , sıfat , sıfat , matematik , matematik , Kenarlarından hiçbiri ötekine eşit olmayan (çokgen)
Telaffuz : çeşi'tkenar
1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Üç kenarı da ayrı uzunlukta olan üçgen
1. isim , isim , isim , isim , Çeşitlemek işi
2. Farklı olma durumu, farklılık
1. O gün bugün gündelik hayatta sayısız örneğini, çeşitlemesini görebileceğimiz bir ilişki...
1. O gün bugün gündelik hayatta sayısız örneğini, çeşitlemesini görebileceğimiz bir ilişki...
3. müzik , müzik , müzik , müzik , Belli bir temayı değişik armoni, melodi ve ritimle süsleyerek yeniden çalma, varyasyon
1. Piyano için çeşitlemeler.
1. Piyano için çeşitlemeler.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çeşitlendirilme ihtimali veya imkânı bulunmak