Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
cebellezi etmek
Anlamı:

1. çalmak

Örnek:

1. Dalsın içeri de el âlemin kirazını, şeftalisini cebellezi mi etsin?

1. Dalsın içeri de el âlemin kirazını, şeftalisini cebellezi mi etsin?


ceberut
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Acımasız, merhametsiz, zorba

Örnek:

1. Ceberut hanım, hiçbir şeye izin vermiyordu ki!

1. Ceberut hanım, hiçbir şeye izin vermiyordu ki!

2. isim , isim , eskimiş , eskimiş , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , eskimiş , eskimiş , din bilgisi , din bilgisi , Tanrı'nın her şeyin üstünde olan kudreti

3. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Tasavvufta Allah'a varmanın üçüncü basamağı


Lisan : Arapça ceberūt

Telaffuz : ceberu:t

ceberutluk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ceberut olma durumu


cebi delik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Tutumlu olmayan (kimse), savurgan


cebi para görmek
Anlamı:

1. parası yokken para kazanmaya başlamak


çebiç
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Bir yaşındaki keçi yavrusu


cebin
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Alın, yüz

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Korkak

Örnek:

1. Sonra dört yüz bu kadar milyon adam, hepsi cebin.

1. Sonra dört yüz bu kadar milyon adam, hepsi cebin.


Lisan : Arapça cebīn

Telaffuz : cebi:n

cebinden çıkarmak
Anlamı:

1. birinden çok üstün olmak


Ön Takı : (birini)

cebine indirmek (veya atmak)
Anlamı:

1. hakkı olmadığı hâlde parayı kendine mal etmek


cebini (veya ceplerini) doldurmak
Anlamı:

1. karşılaştığı elverişli durumlardan yararlanarak bol para kazanmak

Örnek:

1. Dünyayı bir tüketim çılgınlığına itip ceplerini doldurmuşlardı.

1. Dünyayı bir tüketim çılgınlığına itip ceplerini doldurmuşlardı.


cebir

İlgili Kelimeler:

mali cebir

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , matematik , matematik , isim , isim , eskimiş , eskimiş , matematik , matematik , Artı ve eksi gerçek sayılarla, bunların yerini tutan harfler yardımıyla nicelikler arasında genel bağlantılar kuran matematik kolu


Lisan : Arapça cebr

cebir

İlgili Kelimeler:

cebretmek, cebrinefis

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Zor, zorlayış


Lisan : Arapça cebr

cebir kullanmak
Anlamı:

1. bir işi yaptırmak için zora başvurmak


cebire
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Kırık ve çıkık kemikleri yerinde tutmak için kullanılan tahta, mukavva veya tenekeden yapılmış, üzeri sargıyla kaplanan levha, süyek, koaptör

2. Rayları iki ucundan birbirine bağlamak için kullanılan delikli metal çubuk


Lisan : Arapça cebīre

Telaffuz : cebi:re

cebirsel

İlgili Kelimeler:

cebirsel deyim, cebirsel formül, cebirsel ifade

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Cebirle ilgili


cebirsel deyim
Anlamı:

1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Bilinen veya bilinmeyen büyüklük ölçüleri üzerinde, bunlara bağlı bir büyüklük ölçüsünü çıkarmak için gerekli işlemleri gösteren ve birbirine cebirsel işaretlerle bağlanan harf ve sayılar bütünü, cebirsel formül, cebirsel ifade


cebirsel formül
Anlamı:

1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Cebirsel deyim


cebirsel ifade
Anlamı:

1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Cebirsel deyim


Cebrail
Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Allah tarafından peygamberlere vahiy getirmekle görevlendirilen dört büyük melekten biri


Özel: Evet

Lisan : Arapça cebrāʾīl

Telaffuz : cebra:il

cebren
Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Zorla

Örnek:

1. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.

1. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.


Lisan : Arapça cebren

Telaffuz : ce'bren

cebretme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Cebretmek işi


cebretmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , eskimiş , eskimiş , -e , -e , -i , -i , eskimiş , eskimiş , Zorlamak

Örnek:

1. Sizi de inanmaya cebretmek isteyen bunamış bir inat ve ısrar ile söylüyor.

1. Sizi de inanmaya cebretmek isteyen bunamış bir inat ve ısrar ile söylüyor.


Lisan : Arapça cebr + Türkçe etmek

Telaffuz : ce'bretmek

cebrî

İlgili Kelimeler:

cebrî yürüyüş

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Zorla yapılan

Örnek:

1. Cebrî muamele.

1. Cebrî muamele.

2. Zor kullanılarak yaptırılan

3. Zorlama


Lisan : Arapça cebrī

Telaffuz : cebri:

cebrî yürüyüş
Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Bir yere kuvvet yetiştirmek veya düşmandan önce varmak için yapılan hızlı yürüyüş


cebrinefis
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Nefis zorlaması

Örnek:

1. Sonra son derece bir cebrinefsile kendimi tutabildim.

1. Sonra son derece bir cebrinefsile kendimi tutabildim.


Lisan : Arapça cebr + nefs

Telaffuz : ce'brinefis