Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
cazırdatmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Cazırdamasına yol açmak


cazırdayış
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Cazırdama işi


cazırtı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Cazırdama sırasında çıkan sesin adı

Örnek:

1. Bütün gece kağnı arabalarının cazırtısını duydum.

1. Bütün gece kağnı arabalarının cazırtısını duydum.


cazırtılı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Cazırtısı olan


cazırtısız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Cazırtısı olmayan


cazlı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Cazı olan

Örnek:

1. Eğer gürültülü, cazlı bir yerde yemeği tercih etmezseniz sizi lokantaya götürecektim.

1. Eğer gürültülü, cazlı bir yerde yemeği tercih etmezseniz sizi lokantaya götürecektim.


cazsız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Cazı olmayan


Cb
Anlamı:

1. kimya , kimya , kimya , kimya , Kolombiyum elementinin simgesi


cc
Anlamı:

1. müzik , müzik , müzik , müzik , Kemanın sırt ve göğüs tahtasını iki yanından `c` harfi biçiminde çenten oyuklar


Cd
Anlamı:

1. kimya , kimya , kimya , kimya , Kadmiyum elementinin simgesi


ce
Anlamı:

1. Türk alfabesinin üçüncü harfinin adı, okunuşu


ce
Anlamı:

1. ünlem , ünlem , ünlem , ünlem , Kucak çocuklarını, bebekleri eğlendirmek için çıkarılan ses


Ce
Anlamı:

1. kimya , kimya , kimya , kimya , Seryum elementinin simgesi


çe
Anlamı:

1. Türk alfabesinin dördüncü harfinin adı, okunuşu


ce demeye mi geldin?
Anlamı:

1. şaka yollu , şaka yollu , şaka yollu , şaka yollu , `bu kadar az oturmaya mı geldin?` anlamında kullanılan bir söz


cebbar
Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Kudret sahibi Tanrı

2. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Becerikli, açıkgöz (kadın)

3. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Zorlayıcı, zorba


Lisan : Arapça cebbār

Telaffuz : cebba:r

Cebbar
Anlamı:

1. isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , Avcı


Özel: Evet

Lisan : Arapça cebbār

Telaffuz : cebba:r

cebe
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Zırh

2. Silah


Lisan : Yunanca

cebeci
Anlamı:

1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Yeniçeri ordusunda silah yapan, onaran ve bakımı ile görevli bulunan, savaşta ordunun silah ve cephanesini ulaştıran yaya kapıkulu ocaklarından bir sınıf asker


cebel
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Sahipsiz, boş toprak

2. Ekilmemiş tarla, ekime elverişli olmayan yer


cebel
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Dağ


Lisan : Arapça cebel

cebeli
Anlamı:

1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Osmanlı Devleti'nde, savaş sırasında tımar, zeamet sahiplerinin dirlikleri oranına göre yanlarında götürmekle yükümlü bulundukları atlı asker

Örnek:

1. Tımarın geliri kendisinden başka iki cebelinin de savaşa hazır bulundurulmasını sağlayacak kadardı.

1. Tımarın geliri kendisinden başka iki cebelinin de savaşa hazır bulundurulmasını sağlayacak kadardı.

2. Aynı dönemde illerdeki atlı inzibat kuvveti


cebelleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Cedelleşme


cebelleşmek fiil
Anlamı:

1. -le , -le , -le , -le , Cedelleşmek

Örnek:

1. Şehirde işi zor, cebelleşip duruyor.

1. Şehirde işi zor, cebelleşip duruyor.


cebellezi
Anlamı:

1. isim , isim , argo , argo , isim , isim , argo , argo , Hakkı olmayan bir şeyi kendisine mal etme, çalma

Örnek:

1. Filmin maliyeti on beş bin dolar tutar mı? Sponsora yirmi beş bin gösterilmiş, aradaki fark elbette cebellezi.

1. Filmin maliyeti on beş bin dolar tutar mı? Sponsora yirmi beş bin gösterilmiş, aradaki fark elbette cebellezi.


Telaffuz : cebe'llezi: