92406 kayıt bulundu.
1. birinin en gönül okşayıcı sözleri bile kendisine dokunmak, batmak
1. `tehlikeye veya herhangi bir sıkıntıya katlanmaya niyetim yok` anlamında kullanılan bir söz
1. çok sevilen bir kimse için kullanılan bir söz
1. Gel benim canımın içi, gel yanıma.
1. Gel benim canımın içi, gel yanıma.
1. `dilediğin gibi olsun, sen bilirsin, bana göre hava hoş` anlamında kullanılan bir söz
1. çok hoşlanmak
1. Bu limonata canıma değdi.
1. Bu limonata canıma değdi.
2. ruhu şad olmak
1. Babanın canına değsin.
1. Babanın canına değsin.
1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Kendine iyi bakan, kendini koruyan (kimse)
1. çok etkilemek
1. Yalnızlık canıma kâr etti, bilmem neylesem.
1. Yalnızlık canıma kâr etti, bilmem neylesem.
1. acımadan öldürmek
2. kendisini öldürmek
1. Başyardımcının canına kıymasından birkaç gün sonra, gece çalışma odama geldi.
1. Başyardımcının canına kıymasından birkaç gün sonra, gece çalışma odama geldi.
3. gücünden fazla iş görerek aşırı derecede kendisini yormak
1. beklenilmeyen iyi bir durumla karşılaşıldığında duyulan memnunluğu anlatmak için söylenen bir söz
1. Mektep işi canına minnet ya!
1. Mektep işi canına minnet ya!
1. teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , berbat ve perişan etmek
1. Sabaha kadar canına okur, gün ağardı mı zavallıyı ter içinde perperişan bırakır gider.
1. Sabaha kadar canına okur, gün ağardı mı zavallıyı ter içinde perperişan bırakır gider.
1. sesini çıkaramayacak, kötülük edemeyecek bir duruma getirmek, susturmak
1. İsterseniz çanıma ot tıkar, beni mahvedersiniz.
1. İsterseniz çanıma ot tıkar, beni mahvedersiniz.
Ön Takı : (birinin)
1. dayanamaz duruma gelmek, sabrı kalmamak
1. Kimsesizlik bu sefer tak dedi artık canıma.
1. Kimsesizlik bu sefer tak dedi artık canıma.
1. argo , argo , argo , argo , kızgınlık ve öfke belirten bir söz
1. argo , argo , argo , argo , sevgi, hayranlık, öfke vb. duygular anlatan bir söz
1. Hep böyle canına yandığımın, hep geç kalırım, hep treni kaçırırım.
1. Hep böyle canına yandığımın, hep geç kalırım, hep treni kaçırırım.
1. katlanamayacak duruma gelmek, bezmek, bıkmak
1. Vatan hasreti artık canına yetmiş.
1. Vatan hasreti artık canına yetmiş.
1. ölümü göze alacak kadar sıkıntı içinde olmak
1. Artık doğrusu bendeniz canımdan bıktım.
1. Artık doğrusu bendeniz canımdan bıktım.
1. ölmek için hazır olmak
1. Millet her ne zaman isterse uğrunda canımdan geçmeye hazırım.
1. Millet her ne zaman isterse uğrunda canımdan geçmeye hazırım.
1. birine acı vermek
1. Korku canını acıtacak, elle tutulur gözle görülür bir madde oldu.
1. Korku canını acıtacak, elle tutulur gözle görülür bir madde oldu.
1. öldürmek
1. Ya hemen canını almaz da sana işkence edersem?
1. Ya hemen canını almaz da sana işkence edersem?
2. canını verdirecek kadar memnun etmek
3. sıkıntıya sokmak
1. İşi o makamdan o makama sora sora dolaşır, parasını almaz ama iş sahibinin canını alır.
1. İşi o makamdan o makama sora sora dolaşır, parasını almaz ama iş sahibinin canını alır.