budayabilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Budayabilmek işi

budayabilmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Budama ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Budamaya gücü yetmek

budayış

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Budama işi

budayıverme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Budayıvermek işi

budayıvermek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Çabucak budamak

Telaffuz : budayı'vermek

Budist

Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Budizm dininden olan kimse

Özel: Evet

Lisan : Fransızca bouddhiste

Budistlik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Doğaüstü kişileşmiş bir tanrı düşüncesi yerine, salt varlığı koyarak onun insanda arzu biçiminde belirdiğini, bundan da ızdırabın doğduğunu, ızdıraptan kurtulmak için var olmaktan vazgeçmek gerektiğini ileri süren, Hindistan ve Çin'de yaygın olan, Buddha'nın ileri sürdüğü mistik dünya görüşü ve din, Budizm

Özel: Evet

Budizm

Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Budistlik

Özel: Evet

Lisan : Fransızca bouddhisme

budun

İlgili Kelimeler:

budun betimi, budun bilimi

Anlamı:

1. isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , Kavim

Örnek:

1. İlk bakışta Türk tiyatrosu deyince Türkçe konuşan budunların tiyatrosu anlaşılmak gerekir.

1. İlk bakışta Türk tiyatrosu deyince Türkçe konuşan budunların tiyatrosu anlaşılmak gerekir.

2. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Ulus, millet

budun betimci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Etnograf

budun betimi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Etnografya

budun bilimci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Irk bilimci

budun bilimi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Irk bilimi

budun bilimsel

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Irk bilimsel

budunsal

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , toplum bilimi , toplum bilimi , sıfat , sıfat , toplum bilimi , toplum bilimi , Etnik

büfe

İlgili Kelimeler:

açık büfe, soğuk büfe

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Evlerde içine yemek takımlarının konduğu dolap

2. Toplantılarda yiyecek ve içeceklerin konulduğu masa

Örnek:

1. Kadınlar büfeye gidip bir şey yemek için bile kımıldamıyorlardı.

1. Kadınlar büfeye gidip bir şey yemek için bile kımıldamıyorlardı.

3. Yiyecek, içecek, gazete, dergi vb.nin satıldığı küçük dükkân

Örnek:

1. Ben köşedeki büfeden size sandviç getirebilirim.

1. Ben köşedeki büfeden size sandviç getirebilirim.

Lisan : Fransızca buffet

büfeci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Büfe işleten kimse

büfecilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Büfecinin yaptığı iş

buğday

İlgili Kelimeler:

buğday benizli, buğday biti, buğday güvesi, buğday pası, buğday rengi, buğday sürmesi, buğday unu, akbuğday, esmer buğday, karabuğday, köse buğday, sert buğday, yarma buğday, yumuşak buğday, diş buğdayı, nişasta buğdayı

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Buğdaygillerin örnek bitkisi (Triticum)

2. Bu bitkinin başaktan ayrılıp öğütülmesiyle elde edilen tanesi

buğday başak verince orak pahaya çıkar

Anlamı:

1. `gereksinim duyulan şey değer kazanır` anlamında kullanılan bir söz

buğday benizli

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Açık esmer renkli

Örnek:

1. Bir buğday benizli zülfü dolaşık / Gitme diye beni yolda eğler var

1. Bir buğday benizli zülfü dolaşık / Gitme diye beni yolda eğler var

buğday biti

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Yarım kanatlılardan, vücudu yeşil, başı siyah, ekinlere zararlı bir böcek, ekin biti (Sitophilus granarius)

buğday ekmeğin yoksa buğday dilin de mi yok?

Anlamı:

1. `görüştüğün kimseyi ağırlayacak, onun istediklerini yapacak durumda olmayabilirsin ama tatlı dille onun gönlünü hoş edebilirsin` anlamında kullanılan bir söz

buğday güvesi

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Tahıla zarar veren küçük bir kelebek (Tinea granella)

buğday ile koyun, geri yanı (veya kalanı) oyun

Anlamı:

1. `çiftçi için koyun ve buğdaydan değerli bir şey yoktur` anlamında kullanılan bir söz