Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
boyatılabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boyatılabilmek işi


boyatılabilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Boyatılma ihtimali veya imkânı bulunmak


boyatılış
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boyatılma işi


boyatılma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boyatılmak işi


boyatılmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Boyama işi yaptırılmak, boya sürdürülmek


boyatış
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boyatma işi


boyatıverme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boyatıvermek işi


boyatıvermek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Çabucak boyatmak


Telaffuz : boyatı'vermek

boyatma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boyatmak işi


boyatmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Boyama işini yaptırmak, boya sürdürmek

Örnek:

1. Kunduralarımı boyatmak istemiştim.

1. Kunduralarımı boyatmak istemiştim.


boyattırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boyattırmak işi


boyattırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Boyatma işini yaptırmak


boyayabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boyayabilmek işi


boyayabilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Boyama ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Boyamaya gücü yetmek

3. Boyama becerisi bulunmak


boyayış
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boyama işi


boyayıverme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boyayıvermek işi


boyayıvermek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Çabucak boyamak


Telaffuz : boyayı'vermek

boyca
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Boy bakımından

Örnek:

1. Güçlü kuvvetli kız, boyca ondan en az iki karış yüksek.

1. Güçlü kuvvetli kız, boyca ondan en az iki karış yüksek.


Telaffuz : bo'yca

boydak
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Yükü olmayan yaya

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bekâr, yalnız, serbest


boydan boya
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bir uçtan öbür uca kadar

Örnek:

1. Önü boydan boya ayna olan uzun mermer masanın kenarında yavaş yavaş çalışıyordu.

1. Önü boydan boya ayna olan uzun mermer masanın kenarında yavaş yavaş çalışıyordu.


boydaş
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Aynı boyda olan

2. isim , isim , isim , isim , Akran


boydaşlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boydaş olma durumu


boykot
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir işi, bir davranışı yapmama kararı alma

2. Bir kimse, bir topluluk veya bir ülkeyle amaca ulaşmak için her türlü ilişkiyi kesme


Lisan : Fransızca boycott

boykot etmek
Anlamı:

1. bir işi, bir davranışı yapmama kararı almak

Örnek:

1. Ben bu sarı kâğıtlardan o kadar bezmişimdir ki güzelim sarı rengi de ondan dolayı boykot ettim.

1. Ben bu sarı kâğıtlardan o kadar bezmişimdir ki güzelim sarı rengi de ondan dolayı boykot ettim.


boykotaj
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boykot etme işi

Örnek:

1. Evvela 'kötüler' lakabı takılır, sonra boykotaj başlar.

1. Evvela 'kötüler' lakabı takılır, sonra boykotaj başlar.


Lisan : Fransızca boycottage