92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Eklem bacaklılardan, soluk sarı renkli, zehirli bir tür örümcek
1. isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , Zodyak üzerinde Koç ile İkizler arasında yer alan takımyıldızın adı, Sevir
Özel: Evet
1. isim , isim , isim , isim , Boğa güreşi yapan kimse, matador, toreador, torero
1. isim , isim , isim , isim , Genellikle İspanya ve Meksika'da, özel olarak yetiştirilmiş boğayı yenmek amacıyla yapılan gösteri, korida
1. -i , -i , -i , -i , Boğma ihtimali veya imkânı bulunmak
1. Onları gözünü kırpmadan bir kaşık suda boğabilecek olan düşmanlarını tanır, bağışlar ve esirgerler.
1. Onları gözünü kırpmadan bir kaşık suda boğabilecek olan düşmanlarını tanır, bağışlar ve esirgerler.
2. Boğmaya gücü yetmek
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Küllü veya sodalı su ile çamaşır yıkama
2. Yıkanmak üzere hazırlanmış çamaşırın üzerine sıcak kül suyu süzme işi
1. Karına söyle, boğadayı çok sert yapmasın, çamaşırları çürütür.
1. Karına söyle, boğadayı çok sert yapmasın, çamaşırları çürütür.
Lisan : İtalyanca bucata
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Anjin
1. isim , isim , isim , isim , Boğa olarak kullanılmak için ayrılan bir yaşından yukarı erkek sığır
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Düğün çiçeğigillerden, özellikle kökünde akonitin adında bir zehir bulunan bitki, kurtboğan (Acunitum napellus)
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Sağanak, bora
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Boğaya gelmiş veya boğa isteyen inek
1. nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , İnek boğa istemek veya boğaya gelmek
1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Ağaçtan yapılmış, yuvarlak, delikli makara
Lisan : İtalyanca bigotta
boğaz derdi, boğaz kavgası, boğazkesen, boğaz meselesi, boğaz tokluğuna, boğazına düşkün, boşboğaz, darboğaz, dar boğaz, kör boğaz, pisboğaz, sıkboğaz, dümen boğazı
1. isim , isim , isim , isim , Boynun ön bölümü ve bu bölümü oluşturan organlar, imik, kursak
1. Ses, ciğerlerde biriken havanın boğaza çarpması demektir.
1. Ses, ciğerlerde biriken havanın boğaza çarpması demektir.
2. Şişe, güğüm vb. kaplarda ağza yakın dar bölüm
1. Şişenin boğazı. Testinin boğazı.
1. Şişenin boğazı. Testinin boğazı.
3. İki dağ arasında dar geçit
1. Yol üzerindeki derbentleri ve boğazları işgal ederek ordunun başında bunları takip ediyordu.
1. Yol üzerindeki derbentleri ve boğazları işgal ederek ordunun başında bunları takip ediyordu.
4. Yedirip içirme yükümü, iaşe
1. İşçilerin boğazı bizden olacak.
1. İşçilerin boğazı bizden olacak.
5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yiyeceği içeceği sağlanan kimse
1. Hayat zor anne, kaç boğazız evde, ağabeyim hangi birimize yetişsin.
1. Hayat zor anne, kaç boğazız evde, ağabeyim hangi birimize yetişsin.
6. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yeme içme
1. Boğazına düşkün.
1. Boğazına düşkün.
7. coğrafya , coğrafya , coğrafya , coğrafya , İki kara arasındaki dar deniz
1. zorlu kavga etmek
1. Birbiriyle boğaz boğaza gelen okul çocuklarını, Samet'in varlığı bugünlerde tek bir vücut gibi bir araya toplayabilirdi.
1. Birbiriyle boğaz boğaza gelen okul çocuklarını, Samet'in varlığı bugünlerde tek bir vücut gibi bir araya toplayabilirdi.
1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Geçim için uğraşma
2. Yemek pişirme, hazırlama sıkıntıları
1. `bir söz iyice düşünmeden söylenmemelidir` anlamında kullanılan bir söz