boğaz


İlgili Kelimeler:

boğaz derdi, boğaz kavgası, boğazkesen, boğaz meselesi, boğaz tokluğuna, boğazına düşkün, boşboğaz, darboğaz, dar boğaz, kör boğaz, pisboğaz, sıkboğaz, dümen boğazı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boynun ön bölümü ve bu bölümü oluşturan organlar, imik, kursak

Örnek:

1. Ses, ciğerlerde biriken havanın boğaza çarpması demektir.

1. Ses, ciğerlerde biriken havanın boğaza çarpması demektir.

2. Şişe, güğüm vb. kaplarda ağza yakın dar bölüm

Örnek:

1. Şişenin boğazı. Testinin boğazı.

1. Şişenin boğazı. Testinin boğazı.

3. İki dağ arasında dar geçit

Örnek:

1. Yol üzerindeki derbentleri ve boğazları işgal ederek ordunun başında bunları takip ediyordu.

1. Yol üzerindeki derbentleri ve boğazları işgal ederek ordunun başında bunları takip ediyordu.

4. Yedirip içirme yükümü, iaşe

Örnek:

1. İşçilerin boğazı bizden olacak.

1. İşçilerin boğazı bizden olacak.

5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yiyeceği içeceği sağlanan kimse

Örnek:

1. Hayat zor anne, kaç boğazız evde, ağabeyim hangi birimize yetişsin.

1. Hayat zor anne, kaç boğazız evde, ağabeyim hangi birimize yetişsin.

6. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yeme içme

Örnek:

1. Boğazına düşkün.

1. Boğazına düşkün.

7. coğrafya , coğrafya , coğrafya , coğrafya , İki kara arasındaki dar deniz