Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
biletebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Biletebilmek işi


biletebilmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Biletme ihtimali veya imkânı bulunmak


biletilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Biletilmek işi


biletilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Biletme işine konu olmak


biletini kesmek
Anlamı:

1. ölümüne karar vermek

2. işine son vermek, işten uzaklaştırmak, ayırmak


biletiş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Biletme işi


biletli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bileti olan

2. Bilet kullanılan


biletme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Biletmek işi


biletmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Bileme işini yaptırmak


biletsiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bileti olmayan

Örnek:

1. Bütün kabahat vapura biletsiz olarak binişimde ise bunun sebebini herkes çoktan öğrenmiş olmak lazım gelir.

1. Bütün kabahat vapura biletsiz olarak binişimde ise bunun sebebini herkes çoktan öğrenmiş olmak lazım gelir.

2. Bilet kullanılmayan

3. zarf , zarf , zarf , zarf , Bilet almadan, bilet kullanmadan


bileyazma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bileyazmak işi


bileyazmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bilecek gibi olmak


Telaffuz : bile'yazmak

bileyebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bileyebilmek işi


bileyebilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bileme ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Bileme gücü bulunmak

3. Bileme becerisi bulunmak


bileyici
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kesici aletleri bilemeyi iş edinmiş olan (kimse)


bileyicilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bileyicinin yaptığı iş


bileyiş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bileme işi


bileyiverme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bileyivermek işi


bileyivermek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Çabucak bilemek


Telaffuz : bileyi'vermek

bileyleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bileylemek işi


bileylemek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bilemek


bilezik

İlgili Kelimeler:

altın bilezik, boru bileziği, ek bileziği, kuyu bileziği

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genellikle altın, gümüş vb. elementlerden yapılan ve bileğe süs için takılan halka

2. İki borunun ucunu birleştirmeye yarayan halkaya benzer parça

Örnek:

1. Sonra ayağını yandaki su borusunun bileziğine koydu.

1. Sonra ayağını yandaki su borusunun bileziğine koydu.

3. Motor pistonlarına, yağlama, soğutma, özellikle sızıntıyı önleme vb. amaçlarla yerleştirilmiş, genel olarak dökme demirden yapılmış, uçları açık ve esnek halka

4. Mobilyaların ayak altlarına takılan kare, dikdörtgen, silindir, kesik koni vb. şekilli, pirinç veya nikel kaplı demirden yapılmış, iki ucu delik gereç

5. argo , argo , argo , argo , Kelepçe


bilezikli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bileziği olan

2. Bilezik takmış olan

Örnek:

1. Panjurun gölgesinde beliren altın bilezikli, zayıf bir kadın kolu gördüm.

1. Panjurun gölgesinde beliren altın bilezikli, zayıf bir kadın kolu gördüm.


bilfarz
Anlamı:

1. edat , edat , eskimiş , eskimiş , edat , edat , eskimiş , eskimiş , Söz gelişi


Lisan : Arapça bi'l-farż

Telaffuz : bi'lfarz

bilfiil
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , İş olarak, iş edinerek, gerçekten, eylemli olarak

Örnek:

1. Türk milleti bu mütecavizlerin hadlerini ihtar ederek hâkimiyet ve saltanatını, isyan ederek kendi eline, bilfiil almış bulunuyor.

1. Türk milleti bu mütecavizlerin hadlerini ihtar ederek hâkimiyet ve saltanatını, isyan ederek kendi eline, bilfiil almış bulunuyor.


Lisan : Arapça bi'l-fiʿl

Telaffuz : bi'lfiil