Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
teveccüh etmek
Anlamı:

1. bir yere yönelmek


teveccüh göstermek
Anlamı:

1. güler yüz göstermek

Örnek:

1. Gösterilen bu teveccüh tamamen hasbi mi idi?

1. Gösterilen bu teveccüh tamamen hasbi mi idi?


teveccühünüz
Anlamı:

1. `iyi görüşünüz, iyi değerlendirmeniz` anlamında kullanılan bir söz


tevehhüm
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Kuruntuya düşme


Lisan : Arapça tevehhum

tevek
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Asma, kavun, karpuz vb. bitkilerin sürgünü veya dalı

2. Üzüm kütüğü, çotuk


tevekkel
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Her şeyi oluruna bırakan

Örnek:

1. Tevekkel adam.

1. Tevekkel adam.


Lisan : Arapça tevekkel

tevekkeli
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Boşuna, boş yere, sebepsiz olarak

Örnek:

1. Ne ukalasın, sana tevekkeli ukala bücür demiyorlar.

1. Ne ukalasın, sana tevekkeli ukala bücür demiyorlar.


Lisan : Arapça tevekkül'den

Telaffuz : teve'kkeli

tevekkül
Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Herhangi bir işte elinden geleni yapıp daha sonrasını Allah'a bırakma

Örnek:

1. Bu, tevekküle karışan bir memnuniyetsizliğin ifadesiydi.

1. Bu, tevekküle karışan bir memnuniyetsizliğin ifadesiydi.


Lisan : Arapça tevekkul

tevekkül etmek
Anlamı:

1. herhangi bir işte elinden geleni yapıp daha sonrasını Allah'a bırakmak


tevekküllü
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tevekkülü olan

Örnek:

1. En tevekküllü insanlar için bile yaşananları hazmetmek giderek zorlaşıyordu.

1. En tevekküllü insanlar için bile yaşananları hazmetmek giderek zorlaşıyordu.


tevekkülsüz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tevekkülü olmayan


tevekkülsüzlük
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tevekkülsüz olma durumu


tevekleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teveklemek işi


teveklemek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Üzüm kütüklerinde dip ve gövdeden fışkıran gereksiz sürgünleri temizlemek


tevellüt
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , İnsanın doğumu, doğduğu zaman


Lisan : Arapça tevellud

Telaffuz : teve'llüt

tevellütlü
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Doğumlu


teverrüm
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Verem olma


Lisan : Arapça teverrum

Telaffuz : teve'rrüm

teverrüm etmek
Anlamı:

1. vereme yakalanmak, verem olmak


tevessü
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Genişleme, yayılma


Lisan : Arapça tevessuʿ

Telaffuz : tevessü:

tevessü etmek
Anlamı:

1. genişlemek, yayılmak


tevessül
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Başlama, girişme


Lisan : Arapça tevessul

tevessül etmek
Anlamı:

1. başlamak, girişmek


tevettür
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Gergin duruma gelme, gerilme

2. fizik , fizik , fizik , fizik , Gerilim


Lisan : Arapça tevettur

Telaffuz : teve'ttür

tevfik
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Allah'ın yardımına kavuşma


Lisan : Arapça tevfīḳ

Telaffuz : tevfi:ki

tevfikan
Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Uyarak, uygun olarak, -e göre

Örnek:

1. Türk Ceza Kanunu'na tevfikan...

1. Türk Ceza Kanunu'na tevfikan...


Lisan : Arapça tevfīḳan

Telaffuz : tevfi:kan