Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
tevafuk
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Birbirine uyma, uygun gelme


Lisan : Arapça tevāfuḳ

Telaffuz : teva:fuk

tevafuk etmek
Anlamı:

1. birbirine uymak, uygun gelmek


tevahhuş
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Ürkme, ürküntü


Lisan : Arapça tevaḥḥuş

tevahhuş etmek
Anlamı:

1. ürkmek


tevakki
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Sakınma, korunma, çekinme


Lisan : Arapça tevaḳḳī

Telaffuz : tevakki:

tevakki etmek
Anlamı:

1. sakınmak, korunmak, çekinmek


tevakkuf
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Durma, duraklama, eğleşme

Örnek:

1. Geminin altı saat tevakkufundan istifade ile bu şehrin içeri taraflarını araba ile gezdi.

1. Geminin altı saat tevakkufundan istifade ile bu şehrin içeri taraflarını araba ile gezdi.

2. Bağlı olma, ilgili olma


Lisan : Arapça tevaḳḳuf

tevakkuf etmek
Anlamı:

1. durmak, eğleşmek, eğlenmek

Örnek:

1. Cevahir, şekerleme, kitapçı camekânları önünde tevakkuf ede ede yürüyordum.

1. Cevahir, şekerleme, kitapçı camekânları önünde tevakkuf ede ede yürüyordum.


tevali
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Arası kesilmeksizin sürme

2. Art arda gelme, ardı arası kesilmeme, sürüp gitme


Lisan : Arapça tevālī

Telaffuz : teva:li:

tevali etmek
Anlamı:

1. arkası gelmek, sürüp gitmek


tevarüs
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir kimseden miras kalma, mirasa konma

2. Kalıtım yoluyla birinden diğerine geçme


Lisan : Arapça tevārus̱

Telaffuz : teva:rüs

tevarüs etmek
Anlamı:

1. mal vb. miras olarak birinden diğerine kalmak

2. kalıtım yoluyla birinden diğerine geçmek


tevatür
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir haberin ağızdan ağıza yayılması, yaygın söylenti

Örnek:

1. Eğer bu derece tevatür olmamış olsaydı, bu alışverişten çoktan vazgeçecekti.

1. Eğer bu derece tevatür olmamış olsaydı, bu alışverişten çoktan vazgeçecekti.

2. din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , Bir haberi, yalan olarak söylenmiş bir söz üzerine birleşmeleri mümkün olmayan ve her zaman kendilerine güvenilen kimselerin bildirmeleri


Lisan : Arapça tevātur

Telaffuz : teva:tür

tevazu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Alçak gönüllülük

Örnek:

1. Bilhassa tevazusu ile herkesin hürmet ve muhabbetini kazanmıştı.

1. Bilhassa tevazusu ile herkesin hürmet ve muhabbetini kazanmıştı.


Lisan : Arapça tevāżuʿ

Telaffuz : teva:zu:

tevazulu
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Alçak gönüllü

Örnek:

1. Onu herkes işinin ehli, uysal ve tevazulu bir adam telakki ediyordu.

1. Onu herkes işinin ehli, uysal ve tevazulu bir adam telakki ediyordu.


tevazün
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Birbirine denk olma, dengede bulunma


Lisan : Arapça tevāzun

Telaffuz : teva:zün

tevazusuz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tevazusu olmayan


tevbih
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Paylama

Örnek:

1. Haklı mı, haksız mı olduğunu kestiremediğim bu tevbihe gülümsedim.

1. Haklı mı, haksız mı olduğunu kestiremediğim bu tevbihe gülümsedim.


Lisan : Arapça tevbīḫ

Telaffuz : tevbi:hi

tevcih
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Yöneltme

2. Aşama, makam, mevki verme, terfi ettirme


Lisan : Arapça tevcīh

Telaffuz : tevci:hi

tevcih etmek
Anlamı:

1. yöneltmek, çevirmek

Örnek:

1. Bana söz bile tevcih etmedi.

1. Bana söz bile tevcih etmedi.

2. aşama, makam, mevki vermek, terfi ettirmek


tevdi
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Verme, bırakma


Lisan : Arapça tevdīʿ

Telaffuz : tevdi:

tevdi etmek
Anlamı:

1. vermek, bırakmak

Örnek:

1. Bu kadar mühim bir diplomatik misyon bir askere nasıl tevdi edilir?

1. Bu kadar mühim bir diplomatik misyon bir askere nasıl tevdi edilir?


tevdiat
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Banka vb. yerlere para, senet yatırma


Lisan : Arapça tevdīʿāt

Telaffuz : tevdi:a:tı

tevdiatta bulunmak
Anlamı:

1. para yatırmak


teveccüh

İlgili Kelimeler:

hüsnüteveccüh

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir yana doğru yönelme, yüzünü çevirme

2. Güler yüz gösterme, yakınlık duyma, hoşlanma, sevme


Lisan : Arapça teveccuh