Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
teskin
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Acı, öfke, heyecan vb. duyguları yatıştırma, dindirmeye çalışma

Örnek:

1. Ev sahibi erkek beni, kadın da onu teskine uğraşıyordu.

1. Ev sahibi erkek beni, kadın da onu teskine uğraşıyordu.


Lisan : Arapça teskīn

teskin etmek
Anlamı:

1. acı, öfke, heyecan vb. duyguları yatıştırmak, dindirmek

Örnek:

1. Gönlüme teselli kendimde buldum / Sabır ile teskin ettim özümü

1. Gönlüme teselli kendimde buldum / Sabır ile teskin ettim özümü


teslim

İlgili Kelimeler:

teslim taşı, teslim tesellüm, bordada teslim

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyi sahibine verme

2. Emanet alınan bir şeyi sahibine geri verme

3. Bırakma, devretme, terk etme

Örnek:

1. Şehrin teslimi sırasında çok kan döküldü.

1. Şehrin teslimi sırasında çok kan döküldü.

4. ünlem , ünlem , ünlem , ünlem , Teslim ol veya teslim oluyorum sözü

5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Gerçek olduğunu kabul etme, doğrulama

6. müzik , müzik , müzik , müzik , Fasıl müziğinde peşrevin ve saz semaisinin her hanesi sonunda tekrarlanan parça


Lisan : Arapça teslīm

teslim almak
Anlamı:

1. teslim edilen bir şeyi almak

2. tutsak almak


teslim bayrağı çekmek
Anlamı:

1. yenilgiyi kabul etmek

2. çekişme sonunda, karşısındakinin istediğini yapmaya razı olduğunu bildirmek


teslim etmek
Anlamı:

1. bir şeyi sahibine vermek

2. bir şeyin kullanımını, korunmasını veya mülkiyetini vermek, bırakmak, devretmek, terk etmek

3. gerçek olduğunu söylemek

Örnek:

1. Oku da parmaklarını ısırsınlar, Sara'nın süsten ve fanteziden ibaret bir mahluk olmadığını teslim etsinler.

1. Oku da parmaklarını ısırsınlar, Sara'nın süsten ve fanteziden ibaret bir mahluk olmadığını teslim etsinler.

4. bir kadın, bir erkeğe kendini vermek


teslim olmak
Anlamı:

1. üstün bir güç karşısında mücadeleden vazgeçip yenilgiyi kabul etmek

Örnek:

1. Şehir yağma edilmesin diye teslim olmasını bekliyor.

1. Şehir yağma edilmesin diye teslim olmasını bekliyor.

2. kendini teslim etmek

Örnek:

1. Âşık olan miskin olur / Hak yoluna teslim olur

1. Âşık olan miskin olur / Hak yoluna teslim olur

3. kadın, bir erkeğe kendini vermek


teslim taşı
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bektaşilerin sembol olarak kullandıkları on iki köşeli yassı taş


teslim tesellüm
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Biri verip öteki alma, verme ve alma


teslimat
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Teslim edilen eşyalar veya yatırılan paralar

2. Teslim etme işi


Lisan : Arapça teslīmāt

Telaffuz : tesli:ma:tı

teslimatçı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teslimat işiyle uğraşan kimse


teslimatçılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teslimatçının yaptığı iş


teslimiyet
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teslim olma, kendini verme, boyun eğme

Örnek:

1. Bu iki kadın da tabii bir teslimiyetle öteki canlı mahlukun şahsiyeti karşısında sönmüşlerdi.

1. Bu iki kadın da tabii bir teslimiyetle öteki canlı mahlukun şahsiyeti karşısında sönmüşlerdi.


Lisan : Arapça teslīmiyyet

Telaffuz : tesli:miyet

teslimiyet göstermek
Anlamı:

1. birinin isteğini olduğu gibi kabul etmek


teslimiyetçi
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Boyun eğme eğiliminde olan, kabullenmiş


teslimiyetçilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teslimiyetçi olma durumu


teslis
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Üçe çıkarma, üçleme

2. din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , Hristiyanlıkta Tanrı, İsa ve Kutsal Ruh'un aynı kişi olmaları inancı, üçleme


Lisan : Arapça tes̱līs̱

Telaffuz : tesli:si

teşmil
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Kapsamına alma, genişletme, yayma


Lisan : Arapça teşmīl

Telaffuz : teşmi:li

teşmil etmek
Anlamı:

1. kapsamını genişletmek, kapsamına almak


tesmiye
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Adlandırma, ad koyma, ad verme

Örnek:

1. Öz şiir tesmiyesini ise gülünç ve iddialı görenler vardı.

1. Öz şiir tesmiyesini ise gülünç ve iddialı görenler vardı.


Lisan : Arapça tesmiye

tesmiye etmek
Anlamı:

1. adlandırmak


teşne
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Susamış

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Çok istekli

Örnek:

1. Ne kadar da teşne imiş askerliğe...

1. Ne kadar da teşne imiş askerliğe...


Lisan : Farsça teşne

teşne olmak
Anlamı:

1. çok istekli görünmek

Örnek:

1. Şiirde şan ve şerefe teşne olan şairlerimizden biri ismini Nedim'in kasidesinde görseydi başı dönerdi.

1. Şiirde şan ve şerefe teşne olan şairlerimizden biri ismini Nedim'in kasidesinde görseydi başı dönerdi.


tespih

İlgili Kelimeler:

tespih ağacı, tespih böceği, tespih böcekleri, tespih çalısı, mercan tespih

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , `Süphanallah` sözünü söyleme

2. Belirli dinî sözleri tekrarlamak veya elde oyalanmak için kullanılan, türlü maddelerden boncuk biçiminde yapılmış, genellikle otuz üç veya doksan dokuz taneden oluşmuş dizi

Örnek:

1. İri taşlı tespihinin parmakları arasında arada bir şıkırdaması...

1. İri taşlı tespihinin parmakları arasında arada bir şıkırdaması...


Lisan : Arapça tesbīḥ

tespih ağacı
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Tespih ağacıgillerden, Hindistan'da ve Avrupa'nın sıcak bölgelerinde yetişen, meyvesi zehirli, kabukları ateş düşürücü bir ağaç, tespih çalısı, Çin leylağı (Melia azedarach)