temel eğitim

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İlköğretimi kapsayan eğitim sistemi

---

temel haklar

Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Kişiye bağlı dokunulmaz, devredilmez hak ve özgürlükler

---

temel harf

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kanunla kabul edilmiş yeni Türk alfabesindeki harflerin tamamı

---

temel kakmak

Anlamı:

1. bulunduğu yerden kolay kolay ayrılacak gibi olmamak

---

temel kazısı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Temel atmak için yapılan kazı işleri

---

temel öğretim

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Temel eğitimin uygulanması

---

temel önerme

Anlamı:

1. isim , isim , mantık , mantık , isim , isim , mantık , mantık , Değişik önermelerin özünü oluşturan önerme

---

temel sayılar

Anlamı:

1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Asıl sayılar

---

temel taşı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir yapının temeline konan taş

Örnek:

1. Her kelime kayaların içine oyulmuş çukurlara temel taşları gibi iniyordu.

1. Her kelime kayaların içine oyulmuş çukurlara temel taşları gibi iniyordu.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir şeye temel olan öge veya kişi, dayanak, esas, ana direk

Örnek:

1. Bu iki karikatürist, iki temel taşı, iki ana direği idi Türk mizahının.

1. Bu iki karikatürist, iki temel taşı, iki ana direği idi Türk mizahının.

---

temel tümce

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Temel cümle

---

temel tutmak

Anlamı:

1. temelin kazılacağı zemin sağlam olmak

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , sürüp gidecek bir duruma gelmek, kökleşmek, yerleşmek

---

temellendirebilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Temellendirebilmek işi

---

temellendirebilmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Temellendirme ihtimali veya imkânı bulunmak

Örnek:

1. Tek dil isteğinin nasıl temellendirilebileceğini araştırıyorum.

1. Tek dil isteğinin nasıl temellendirilebileceğini araştırıyorum.

---

temellendirilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Temellendirilmek işi

---

temellendirilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Temellendirme işi yapılmak

---

temellendirme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Temellendirmek işi

---

temellendirmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Temel tutmasını sağlamak, yerleştirmek

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Süreklilik ve kalıcılık kazandırmak

---

temellenme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Temellenmek işi

---

temellenmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Temel tutmak

---

temelleşme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Temelleşmek işi

---

temelleşmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Temel tutmak, yerleşmek

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Sürekli ve kalıcı bir duruma girmek

---

temelleştirme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Temelleştirmek işi

---

temelleştirmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Temel tutmasını, yerleşmesini sağlamak

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Süreklilik kazandırmak, kalıcı bir duruma getirmek, temelli olmasını sağlamak

---

temelli

İlgili Kelimeler:

temelli senatör

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Herhangi bir nitelikte temeli olan

Örnek:

1. Sağlam temelli bir yapı.

1. Sağlam temelli bir yapı.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Geçici olmayan, sürekli, kalıcı, devamlı, daimî

Örnek:

1. Sermet Muhtar, Akşam gazetesinin temelli imzalarından biri oldu.

1. Sermet Muhtar, Akşam gazetesinin temelli imzalarından biri oldu.

3. zarf , zarf , mecaz , mecaz , zarf , zarf , mecaz , mecaz , (te'melli) Sürekli olarak

4. zarf , zarf , mecaz , mecaz , zarf , zarf , mecaz , mecaz , Büsbütün, tamamen

---

temelli senatör

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Belli bir süreye bağlı olmadan atanmış senatör

---