tedirginleşme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tedirginleşmek durumu

tedirginleşmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Tedirgin olmak

tedirginlik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tedirgin olma durumu

Örnek:

1. Tedirginlik içinde beklemeyi sürdürüyorum.

1. Tedirginlik içinde beklemeyi sürdürüyorum.

2. gök bilimi , gök bilimi , gök bilimi , gök bilimi , Gök cisimlerinin, genel çekim yasasına uygun olarak birbirini çekmesi sebebiyle herhangi bir gezegenin hareketinde görülen karışıklık, sarsım

tediye

İlgili Kelimeler:

tediye emri

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , ticaret , ticaret , isim , isim , eskimiş , eskimiş , ticaret , ticaret , Para vb. bir şey verme, ödeme

2. Gerçekleşen bir alacağı para ile ödeme

Lisan : Arapça teʾdiye

Telaffuz : te:diye

tediye emri

Anlamı:

1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Ödeme emri

tediye etmek

Anlamı:

1. ödemek

Örnek:

1. Fiyatı her ne ise derhâl tediye ederim.

1. Fiyatı her ne ise derhâl tediye ederim.

tedriç

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Derece derece ilerleme, kerteleme

Lisan : Arapça tedrīc

Telaffuz : tedri:ci

tedricen

Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Azar azar, giderek, gittikçe

Lisan : Arapça tedrīcen

Telaffuz : tedri:cen

tedricî

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Derece derece, yavaş yavaş olan

Lisan : Arapça tedrīcī

Telaffuz : tedri:ci:

tedricî olarak

Anlamı:

1. giderek

tedris

İlgili Kelimeler:

rahleitedris

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Ders verme, öğretme, öğretim

Örnek:

1. Kadının tedrisi ve terakkisinde muhitin de büyük bir tesiri görülmeye başladı.

1. Kadının tedrisi ve terakkisinde muhitin de büyük bir tesiri görülmeye başladı.

Lisan : Arapça tedrīs

Telaffuz : tedri:si

tedrisat

İlgili Kelimeler:

orta tedrisat

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Öğretim

Örnek:

1. Ankara'da gündüz tedrisat yapan bu fakülteye devam edebilmek için bir iş aradım.

1. Ankara'da gündüz tedrisat yapan bu fakülteye devam edebilmek için bir iş aradım.

Lisan : Arapça tedrīsāt

Telaffuz : tedri:sa:tı

tedvin

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Derleme

Lisan : Arapça tedvīn

Telaffuz : tedvi:ni

tedvin etmek

Anlamı:

1. derlemek

tedvir

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Çevirme

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yönetme, çekip çevirme

Lisan : Arapça tedvīr

Telaffuz : tedvi:ri

tedvir etmek

Anlamı:

1. çevirmek, döndürmek

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , yönetmek., çekip çevirmek

tedviren

Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Yönetmekle görevli olarak

Lisan : Arapça tedvīren

Telaffuz : tedvi:ren

teeddüp

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Utanma

Lisan : Arapça teʾeddub

teeddüp etmek

Anlamı:

1. utanmak, sıkılmak

teehhül

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Evlenme

Lisan : Arapça teʾehhul

teehhül etmek

Anlamı:

1. evlenmek

teehhür

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Gecikme

Lisan : Arapça teʾaḫḫur

teemmül

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir işi ayrıntılarıyla düşünme, düşünüp taşınma

Lisan : Arapça teʾemmul

teenage

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , 343 ergenlik

Lisan : İngilizce teenage

teenager

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , 343 ergen

Lisan : İngilizce teenager