Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
sizli bizli
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Resmî olarak, samimi olmaksızın

Örnek:

1. Sizli bizli konuşmalar devam ediyordu.

1. Sizli bizli konuşmalar devam ediyordu.


sızma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sızmak işi

2. Kapı, pencere aralıklarından oda havasının değişmesi

3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sızdırılmış

Örnek:

1. Sızma zeytinyağı.

1. Sızma zeytinyağı.


sızmak fiil
Anlamı:

1. -den , -den , -den , -den , İnce aralıklardan veya gözeneklerden az miktarda ve belli olmadan yavaş yavaş akmak, çıkmak

Örnek:

1. Cam kenarlarından sızacak esintiyle hasta olacağından korkar.

1. Cam kenarlarından sızacak esintiyle hasta olacağından korkar.

2. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Gizli tutulan haber, sır vb. şeyler duyulmak, yayılmak

3. -e , -e , -e , -e , Herhangi bir topluluğu, bir örgütü yolundan saptırmak için gizlice arasına girmek

4. -e , -e , -e , -e , Gizlice, haber vermeden gitmek, sıvışmak

Örnek:

1. Bekir kaşla göz arasında dışarıya sızdı.

1. Bekir kaşla göz arasında dışarıya sızdı.

5. İçki, yorgunluk vb. sebeplerle kendinden geçerek uyuyakalmak

Örnek:

1. İlacı konyağa döktüm. İki saat sonra Süleyman sızdı.

1. İlacı konyağa döktüm. İki saat sonra Süleyman sızdı.

6. askerlik , askerlik , askerlik , askerlik , Düşman mevzileri arasına gizlice girmek ve ilerlemek

Örnek:

1. Dağlık bir hudut bölgesinde çıkan ve karşı topraktan sızan yabancı çetelerin yardımıyla günden güne ciddi bir hâl alan alçak bir isyanın bastırılmasıydı.

1. Dağlık bir hudut bölgesinde çıkan ve karşı topraktan sızan yabancı çetelerin yardımıyla günden güne ciddi bir hâl alan alçak bir isyanın bastırılmasıydı.


şizofren
Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Şizofreniye tutulmuş kimse


Lisan : Fransızca schizophrène

şizofreni
Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Gerçeklerle olan ilişkilerin büyük ölçüde azalması, düşünce, duygu ve davranış alanlarında önemli bozulmaların ortaya çıkması vb. belirtiler gösteren bir ruh hastalığı


Lisan : Fransızca schizophrénie

şizofrenik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , tıp , tıp , sıfat , sıfat , tıp , tıp , Şizofreni ile ilgili


Lisan : Fransızca schizophrénique

şizoit
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bozuk, çarpık

Örnek:

1. Böylesine parçalanmış, bölünmüş, dağınık, bulanık, özetle şizoit bir roman yapısının kimlerce ilgi topladığını merak etmiştim.

1. Böylesine parçalanmış, bölünmüş, dağınık, bulanık, özetle şizoit bir roman yapısının kimlerce ilgi topladığını merak etmiştim.


Lisan : Fransızca schizoide

sizsiz
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Siz olmaksızın


skala
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genellikle ölçü aletlerinde gösterge çizelgesi

Örnek:

1. Akımölçerin skalası.

1. Akımölçerin skalası.

2. Çeşitlilik

3. müzik , müzik , müzik , müzik , Bir bestede kullanılabilecek aynı türden sesler kümesi

4. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Gam


Lisan : İtalyanca scala

Telaffuz : ska'la

skala yapmak
Anlamı:

1. çalgı perdelerine parmak alıştırmak


skandal
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Büyük yankı uyandıran, utanç verici veya küçük düşürücü olay

Örnek:

1. Ben evimde skandal istemem demedim mi?

1. Ben evimde skandal istemem demedim mi?


Lisan : Fransızca scandale

skandiyum
Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Atom numarası 21, atom ağırlığı 44,96 olan, az rastlanan bir element (simgesi Sc)


Lisan : Fransızca scandium

Telaffuz : ska'ndiyum

skavut
Anlamı:

1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Çok hızlı gidebilen bir tür keşif gemisi


Lisan : İngilizce scout

skeç
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güldürü niteliğinde kısa oyun

Örnek:

1. Bir okul skecinin gönülsüz oyuncuları gibiydiler.

1. Bir okul skecinin gönülsüz oyuncuları gibiydiler.


Lisan : İngilizce sketch

ski
Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Kayak

Örnek:

1. Sokaktan sırtlarında skileriyle birkaç sporcu gülüşerek geçmiş.

1. Sokaktan sırtlarında skileriyle birkaç sporcu gülüşerek geçmiş.


Lisan : İngilizce ski

skif
Anlamı:

1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , İçine yalnız kürek çekenin girebildiği çok uzun ve çok dar yarış kayığı


Lisan : İngilizce skiff

skink
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Skinkgillerden, çöl bölgelerinde, kurak bölgelerde yaşayan bir tür sürüngen (Scincus)


Lisan : İngilizce skink

skinkgiller
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Omurgalı hayvanların sürüngenler sınıfından, üzerleri pullarla örtülü, küçük vücutlu hayvanları içine alan bir familya


skleroz
Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , İçindeki katılgan dokunun artmasından dolayı bir organ veya dokunun patolojik sertleşmesi


Lisan : Fransızca sclérose

skolastik
Anlamı:

1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , İnanç ve bilgiyi kiliseyle, özellikle Aristoteles'in bilimsel sistemini uyumlu bir biçimde birleştirmeye çalışan Orta Çağ felsefesi

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu felsefe ile ilgili olan

3. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Orta Çağ yöntemlerine uygun, eski


Lisan : Fransızca scolastique

Telaffuz : l ince okunur

skor
Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Sonuç

2. Sayı


Lisan : İngilizce score

slalom
Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Kayak sporunda bayraklarla işaretlenmiş birtakım dönemeçlerden oluşan pist üzerinde yapılan bir yarış türü


Lisan : Fransızca slalom

slalomcu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Slalom yapan kimse


slap
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Büyük yassı levha


Lisan : İngilizce slab

Slav
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Rus, Beyaz Rus, Ukraynalı, Leh, Sırp, Hırvat, Sloven, Bulgar, Slovak ve Çek halklarına dillerindeki yakınlık dolayısıyla verilen ortak ad


Özel: Evet