Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
sinir küpü
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok sinirli


sinir küpü olmak
Anlamı:

1. aşırı derecede sinirli olmak


sinir küpüne çevirmek
Anlamı:

1. aşırı derecede sinirlendirmek


sinir küpüne dönmek
Anlamı:

1. aşırı derecede sinirlenmek

Örnek:

1. Çocuğum bu sürekli gözaltından huzursuz oluyor, ben sinir küpüne dönüyorum.

1. Çocuğum bu sürekli gözaltından huzursuz oluyor, ben sinir küpüne dönüyorum.


sinir otları
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , İki çenekli, çiçekli bitkiler takımı


sinir otu
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Sinir otugillerden, çiçekleri tek bir sapın ucunda başak durumunda, birçok yabani türü bulunan ve hekimlikte kullanılan bir bitki (Plantago)


sinir otugiller
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Sinir otlarından, iki çenekli, bitişik taç yapraklı bitkiler familyası


sinir sahibi olmak
Anlamı:

1. devamlı sinirlenir durumda olmak


sinir savaşı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Söz veya davranışlarla birbirini sinirlendirme, sinir harbi


sinir sistemi
Anlamı:

1. isim , isim , anatomi , anatomi , isim , isim , anatomi , anatomi , Yüksek yapılı organizmalarda, organizmanın yaşadığı ortama uymasını, çeşitli organların iş birliği durumunda çalışmasını sağlayan, sinir hücreleri, sinirler ve sinir merkezinden oluşan sistem


sınır taşı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sınırı belirlemek için koyulan taş vb. madde


sinir törpüsü
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sinirleri, ruhsal durumu zayıflatan, yıpratan şey


sınıraşan
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bir ülke sınırları içinde doğup başka bir ülke topraklarına geçen (ırmak)


Telaffuz : sını'raşan

sinirce
Anlamı:

1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Nevroz


sınırdaş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ortak sınırları olanlardan her biri, hemhudut


sınırdaşlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sınırdaş olma durumu


siniri oynamak
Anlamı:

1. öfkelenmek, sinirlenmek


siniri tutmak
Anlamı:

1. birdenbire sinirlenmek veya davranışlarını denetleyememek

Örnek:

1. Moda deyince çıldırmaz, çok gülerse siniri tutup sonra yarım saat ağlamaz.

1. Moda deyince çıldırmaz, çok gülerse siniri tutup sonra yarım saat ağlamaz.


sinirine dokunmak
Anlamı:

1. hoşuna gitmemek, sinirlendirmek

Örnek:

1. Bu söz, sarhoş olmayan zevcesinin fena hâlde sinirine dokunmuş.

1. Bu söz, sarhoş olmayan zevcesinin fena hâlde sinirine dokunmuş.


Ön Takı : (bir durum birinin)

sınırlama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sınırlamak işi

Örnek:

1. Bütün dava şimdi Trakya'daki bu sınırlama keyfiyetine takılı kalmıştı.

1. Bütün dava şimdi Trakya'daki bu sınırlama keyfiyetine takılı kalmıştı.


sınırlamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Sınırını çizmek, sınırını belirtmek veya belirlemek

2. Belli bir sınır içinde bırakmak, belirlemek


sınırlandırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sınırlandırmak işi


sınırlandırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Sınırlamak, hudutlandırmak


sınırlanış
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sınırlanma işi


sınırlanma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sınırlanmak işi