Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
silebilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Silme ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Silmeyi becermek


silecek
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yıkandıktan sonra kurulanmak için kullanılan büyük havlu, hamam havlusu

2. Motorlu taşıtlarda ön camı silmeye, temizlemeye yarayan alet, silgeç

3. Evlerde ayakkabıları temizlemek için kapı önlerine konulan bez, keçe vb. şey, paspas


şilem
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Briçte bir ekibin, en çok bir el vererek yaptığı oyun


Lisan : Fransızca chelem

şilep
Anlamı:

1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Yük gemisi

Örnek:

1. İngiliz bandıralı bir şileple Amazon kıyılarına gideceğiz.

1. İngiliz bandıralı bir şileple Amazon kıyılarına gideceğiz.


Lisan : Almanca Schlepp

şilepçi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Şilep işleten kimse


şilepçilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Şilep işletmeciliği


silgeç
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Silecek


silgi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kalem veya daktiloyla yazılmış, çizilmiş şeyleri silmeye yarayan, birleşiminde kauçuk olan nesne

Örnek:

1. Tezgâhın ardındaki raflarda defter, kâğıt, kalem, silgi ve bir sürü hırdavat.

1. Tezgâhın ardındaki raflarda defter, kâğıt, kalem, silgi ve bir sürü hırdavat.

2. Tebeşirle yazılmış şeyleri silmeye yarayan keçe, sünger veya kumaş parçaları

3. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Hamam takımı, havlu


silgiç
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Silmeye yarayan alet, silecek


sili

İlgili Kelimeler:

arı sili

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Arı, temiz

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , İffetli


sili
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kilim, yünden dokunmuş yaygı


Silifke
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mersin iline bağlı ilçelerden biri


Özel: Evet

Telaffuz : sili'fke

silik

İlgili Kelimeler:

sapı silik

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Üstündeki yazı veya çizgiler silinmiş, bozulmuş, aşınmış olan

Örnek:

1. Silik para. Silik yazı.

1. Silik para. Silik yazı.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kendini gösteremeyen, dikkati çekmeyen veya önemli ve belirli olmayan

3. zarf , zarf , zarf , zarf , Kendini gösteremeden

Örnek:

1. İşte, bu şahsiyetin yanında ötekiler âdeta silik ve sinmiş kalıyordu.

1. İşte, bu şahsiyetin yanında ötekiler âdeta silik ve sinmiş kalıyordu.


silikat
Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Yapı malzemesi olarak kullanılan cam, çimento, tuğla vb. maddelerin birleşiminde bulunan, silisik asidin bazlarla birleşerek oluşturduğu tuz


Lisan : Fransızca silicate

silikatlama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Silikatlamak işi


silikatlamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Kireç, taş, tahta vb. maddeleri sertleştirmek üzere silikata batırmak


silikatlaşma
Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Bir maden oksidin silisle birleşerek silikat durumunu alması


silikatlı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İçinde silikat bulunan


silikleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Silikleşmek işi


silikleşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Silik duruma gelmek


silikleştirme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Silikleştirmek işi


silikleştirmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Silik duruma getirmek


siliklik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Silik olma durumu


silikon
Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Kapı, pencere vb.ndeki aralıkları örterek hava ve su geçmesini önlemek amacıyla kullanılan şeffaf ve yapışkan bir madde

2. Güzel görünmek amacıyla çeşitli organlara eklenen madde


Lisan : Fransızca silicone

silikoz
Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Silis tozu içinde çalışan işçilerin yakalandıkları akciğer hastalığı


Lisan : Fransızca silicose