92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Şahitler, tanıklar
Lisan : Arapça şevāhid
Telaffuz : şeva:hit
hatasıyla sevabıyla
1. isim , isim , isim , isim , Hayırlı bir davranış karşısında Tanrı tarafından verileceğine inanılan ödül
1. Bunun günahı değil, olsa olsa sevabı vardır.
1. Bunun günahı değil, olsa olsa sevabı vardır.
2. Tanrı tarafından ödüllendirileceğine inanılan davranış
Lisan : Arapça s̱evāb
Telaffuz : seva:bı
1. hayırlı bir davranışta bulunmak
1. Gülsüm'ün sevinci sade sevap kazanmak ümidinden doğmuyordu.
1. Gülsüm'ün sevinci sade sevap kazanmak ümidinden doğmuyordu.
kara sevda, göz sevdası
1. isim , isim , isim , isim , Güçlü sevgi, aşk
1. Ne şair yaş döker ne âşık ağlar / Tarihe karıştı eski sevdalar
1. Ne şair yaş döker ne âşık ağlar / Tarihe karıştı eski sevdalar
2. Aşırı ve güçlü tutku, istek
Lisan : Arapça sevdā
Telaffuz : sevda:
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sevgi düşkünü
1. Gönül alıcı, civelek ve sevdacı bir kızdır.
1. Gönül alıcı, civelek ve sevdacı bir kızdır.
kara sevdalı
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sevdaya tutulmuş olan, tutkun, vurgun, âşık
1. Sen meğer ta o sıralardan sevdalıymışsın enişteye teyze.
1. Sen meğer ta o sıralardan sevdalıymışsın enişteye teyze.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir şeye gereğinden çok düşkünlük gösteren, eğilim duyan
1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Sevdirme ihtimali veya imkânı bulunmak
1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Sevmesini sağlamak
1. Daha önceki gidişinde kendini yerli halka sevdirmişti.
1. Daha önceki gidişinde kendini yerli halka sevdirmişti.
1. -i , -i , -i , -i , Sevme ihtimali veya imkânı bulunmak
1. Bize yararları dokunabilir, biz onları sevebiliriz.
1. Bize yararları dokunabilir, biz onları sevebiliriz.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Acıyarak ve koruyarak seven, şefkatli, müşfik
1. Kadınlara karşı sevecen ve yumuşak başlısınız.
1. Kadınlara karşı sevecen ve yumuşak başlısınız.
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Sevecen bir biçimde
1. Vicdan kucağında, arkadaşının teslimiyetle yatan başına bakarken sevecence gülümsüyor.
1. Vicdan kucağında, arkadaşının teslimiyetle yatan başına bakarken sevecence gülümsüyor.
Telaffuz : sevece'nce