92406 kayıt bulundu.
muhalefet şerhi
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Açma, ayırma
2. Bir anlatım veya kitabı açıklama, yorumlama
1. Eserin birinci cildi uzun bir ön sözden sonra ayrıca arkasına koyduğu şerh ve endeksten ibarettir.
1. Eserin birinci cildi uzun bir ön sözden sonra ayrıca arkasına koyduğu şerh ve endeksten ibarettir.
3. Bir şeyi açıklamak amacıyla yazılmış kitap
4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Açık ve ayrıntılı anlatma
Lisan : Arapça şerḥ
1. alınan karar veya kararlara karşı olumsuz yönde yazılı görüş bildirmek
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Dilim, parça
2. Yara
Lisan : Arapça şerḥa
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Sınır boyu
1. Keşke yolum bir yalıya değil bir serhat kışlasına gitseydi!
1. Keşke yolum bir yalıya değil bir serhat kışlasına gitseydi!
Lisan : Farsça ser + Arapça ḥadd
seri imalat, seri katil, seri üretim
1. isim , isim , isim , isim , Herhangi bakımdan bir bütün oluşturan şeylerin tümü, dizi
1. Bu, seri hâlinde yazılmış bir yazı değildir.
1. Bu, seri hâlinde yazılmış bir yazı değildir.
Lisan : Fransızca série
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Hızlı
1. Nazik ve oynak tavırlar, seri kelimelerle sözüne devam etti.
1. Nazik ve oynak tavırlar, seri kelimelerle sözüne devam etti.
2. zarf , zarf , zarf , zarf , Hızlı bir biçimde
1. Seri konuşuyor.
1. Seri konuşuyor.
Lisan : Arapça serīʿ
Telaffuz : seri:
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , İslam hukukuyla ilgili
Lisan : Arapça şerʿī
Telaffuz : şeri:
1. isim , isim , isim , isim , Aynı tarzda ve çok sayıda cinayet işleyen kimse
Telaffuz : seri ka:til
1. isim , isim , isim , isim , Bir fabrika veya atölyenin uzun bir süre aynı iş üzerinde çalıştığı üretim tipi, seri imalat
1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Çabucak
Lisan : Arapça serīʿan
Telaffuz : seri:an
1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Kur'an'daki ayetlere, Hz. Muhammed'in sözlerine dayanan İslam kanunu, İslam hukuku
Lisan : Arapça şerīʿat
Telaffuz : şeri:at
1. isim , isim , isim , isim , Dinin esaslarını sadece dinî hayatta değil, hukuksal, ekonomik ve siyasal düzenlemelerde de geçerli kılmak isteyen, şeriat yanlısı kimse
1. isim , isim , isim , isim , Şeriatçı olma durumu
1. 31 Mart 1909'da İstanbul'da bir şeriatçılık ayaklanması olmuştu.
1. 31 Mart 1909'da İstanbul'da bir şeriatçılık ayaklanması olmuştu.
1. `kanunların uygun gördüğü cezaya katlanmak gerekir` anlamında kullanılan bir söz
1. Ben bir şey yapamam, şeriatın kestiği parmak acımaz, ne yapayım, Allah acısın.
1. Ben bir şey yapamam, şeriatın kestiği parmak acımaz, ne yapayım, Allah acısın.
1. isim , isim , isim , isim , Büyük Britanya'da kendi bölgesi içinde kralı temsil eden, yasalara saygı gösterilmesini sağlamakla görevli yönetici
2. Amerika Birleşik Devletleri'nde seçimle işbaşına gelen, hukuki yetkisi sınırlı olan yönetici
Lisan : İngilizce sheriff
Mushaf-ı Şerif
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Kutsal, şerefli
2. Soylu, temiz
3. Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'in soyundan olan kimse
Lisan : Arapça şerīf
1. isim , isim , isim , isim , Antalya iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : se'riği
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Ortak
Lisan : Arapça şerīk
Telaffuz : şeri:ki