Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
satrap
Anlamı:

1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Perslerde il yöneticisi, vali


Lisan : Fransızca satrape

Telaffuz : sa'trap

satsuma
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Kabuğu kolay soyulabilen, güzel kokulu bir tür mandalina


Lisan : İngilizce satsuma

Telaffuz : satsu'ma

sattırabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sattırabilmek işi


sattırabilmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Sattırma ihtimali veya imkânı bulunmak


sattırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sattırmak işi


sattırmak fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Satma işini yaptırmak veya satma zorunda bırakmak


Satürn
Anlamı:

1. isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , Güneş'e yakınlık bakımından altıncı sırada olan gezegen, Sekendiz, Zühal


Özel: Evet

Lisan : Fransızca saturne

satvet
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Zorlu, sindirici güç


Lisan : Arapça saṭvet

sauna
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kuru buhar banyosu

2. Bu banyonun bulunduğu yer

Örnek:

1. Şu anda yapabileceğim tek şey buradan çıkar çıkmaz bir saunaya gitmek.

1. Şu anda yapabileceğim tek şey buradan çıkar çıkmaz bir saunaya gitmek.


Lisan : Fransızca sauna

Telaffuz : sau'na

sav

İlgili Kelimeler:

sav söz, savı kanıtsama, ana sav, karşı sav

Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , İleri sürülerek savunulan düşünce, iddia, dava

Örnek:

1. Eleştiricilerimiz nasıl olur da böyle bir savda bulunabilirler?

1. Eleştiricilerimiz nasıl olur da böyle bir savda bulunabilirler?

2. mantık , mantık , mantık , mantık , Tanıtlanması gereken önerme, tez

3. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Haber, söz

4. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Atasözü


sav söz
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir savı klişe biçimine getiren deyiş

Örnek:

1. Roman, bu sav sözleri doğrulayacak kara bir ortamın yoklanması sayılabilir.

1. Roman, bu sav sözleri doğrulayacak kara bir ortamın yoklanması sayılabilir.


sava
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Haber

2. Muştu


savabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Savabilmek işi


savabilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -den , -den , -i , -i , -den , -den , Savma ihtimali veya imkânı bulunmak


savacı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Haberci

2. Muştucu


savacılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Savacı olma durumu


savak
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Suyu başka yöne akıtmak için yapılan düzenek

2. Değirmen arkındaki fazla suyun akması için açılan ikinci su yolu

3. Bir barajın fazla suyunu akıtmak için yapılan düzen

4. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Aptal, salak


Şavak peyniri
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir tür tulum peyniri


savaklama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Savaklamak işi


savaklamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , Suyu arklara salmak


şavalak

İlgili Kelimeler:

şaşkın şavalak

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Aptal, alık, sersem, budala


savan
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Pamuk ipliğinden yapılan kalınca kilim

2. Yaygı, örtü

Örnek:

1. Çatıların üstüne çöp yığınlarından ayıkladıkları naylonları, yırtık pırtık savanları, delik deşik kilimleri serdiler.

1. Çatıların üstüne çöp yığınlarından ayıkladıkları naylonları, yırtık pırtık savanları, delik deşik kilimleri serdiler.

3. Tropikal iklim bölgesinin tipik bitki örtüsü


savana
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Ekvator kuşağındaki otsu bitkilerle kaplı çayırlar


Lisan : Fransızca savane

Telaffuz : sava'na

savaş

İlgili Kelimeler:

savaş alanı, savaş düzeni, savaş gemisi, savaş sebebi, iç savaş, kimyasal savaş, psikolojik savaş, sıcak savaş, soğuk savaş, çete savaşı, gerilla savaşı, meydan savaşı, sinir savaşı, uzay savaşı, yaşam savaşı, yıldız savaşı

Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Devletlerin diplomatik ilişkilerini keserek giriştikleri silahlı mücadele, harp, cenk, cidal

Örnek:

1. Savaş yıllarıydı. Orta hâllilerin bile doğru dürüst yiyeceği yoktu.

1. Savaş yıllarıydı. Orta hâllilerin bile doğru dürüst yiyeceği yoktu.

2. Uğraşma, kavga, mücadele

3. Bir şeyi ortadan kaldırmak, yok etmek amacıyla girişilen mücadele

Örnek:

1. Veremle savaş.

1. Veremle savaş.


savaş açmak (veya ilan etmek)
Anlamı:

1. bir veya daha fazla devlete karşı savaş durumuna geçmek

2. ortadan kaldırmak için uğraşmak

Örnek:

1. Softalığa savaş açan ilk laikler orada toplanmıştır.

1. Softalığa savaş açan ilk laikler orada toplanmıştır.