Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
safiyane
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Safça

Örnek:

1. Kin güden biri için geçerli olabilecek bir mektup, safiyane, iyi niyetle yapılmış bir uyarı.

1. Kin güden biri için geçerli olabilecek bir mektup, safiyane, iyi niyetle yapılmış bir uyarı.


Lisan : Arapça ṣāfī + Farsça -āne

Telaffuz : sa:fiya:ne

safiyet
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Saflık

Örnek:

1. Köylülerden kapma biraz yapmacık bir safiyetle konuşuyordu.

1. Köylülerden kapma biraz yapmacık bir safiyetle konuşuyordu.


Lisan : Arapça ṣāfiyyet

Telaffuz : sa:fiyet

safkan
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Irkının katışıksız özelliklerini taşıyan (at)


saflara ayırmak
Anlamı:

1. belli kümeler içinde toplamak


saflaşma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Saflaşmak işi


saflaşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Saf (II) duruma gelmek


saflaştırılma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Saflaştırılmak işi


saflaştırılmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Saf (II) duruma getirilmek


saflaştırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Saflaştırmak işi


saflaştırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Saf (II) duruma getirmek


saflık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Saf olma durumu, temizlik, arılık, safiyet

Örnek:

1. Yıldız bir çocuk saflığı ile gülümsedi.

1. Yıldız bir çocuk saflığı ile gülümsedi.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kolayca aldatılabilme durumu


safra

İlgili Kelimeler:

safra suyu, safra tankı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Balonlarda bulunan pilotların, yükselmek veya inişi yavaşlatmak istediklerinde attıkları ağırlık

2. denizcilik , denizcilik , denizcilik , denizcilik , Gemileri ve her boyda deniz aracını dengede tutmak, istenilen su düzeyine kadar batırabilmek için dip bölümlerine konulan ağırlık, balast

Örnek:

1. Fakat kotranın altındaki safra onu kurtarır da safrasız salapurya birdenbire alabora oluverir.

1. Fakat kotranın altındaki safra onu kurtarır da safrasız salapurya birdenbire alabora oluverir.

3. denizcilik , denizcilik , denizcilik , denizcilik , Bazı balık ağlarının alt tarafına takılan, ağın su içinde kalmasını sağlayan ağırlık, balast

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Sıkıntı, tedirginlik, rahatsızlık veren kimse veya şey


Lisan : İtalyanca saburra

safra

İlgili Kelimeler:

safra kesesi, safra yeşili

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Karaciğerin hazmı kolaylaştırmak için onikiparmak bağırsağına salgıladığı yeşilimsi sarı renkli acı sıvı, öd(II)


Lisan : Arapça ṣafrāʾ

safra almak
Anlamı:

1. denizcilik , denizcilik , denizcilik , denizcilik , deniz aracına safra yüklemek


safra atmak
Anlamı:

1. insana veya araca fazla yük olan malzemeleri atmak

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , sıkıntı veren bir kimseden veya bir şeyden kurtulmak


safra atmak
Anlamı:

1. kusmak


safra bastırmak
Anlamı:

1. açlığını yatıştıracak kadar az bir şey yemek


safra boşaltmak
Anlamı:

1. denizcilik , denizcilik , denizcilik , denizcilik , deniz aracına yüklenen safra dışarı atılmak, çıkarılmak


safra kesesi
Anlamı:

1. isim , isim , anatomi , anatomi , isim , isim , anatomi , anatomi , Karaciğere yapışık, armut biçiminde, safra salgılayan küçük organ, öd kesesi


safra suyu
Anlamı:

1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Geminin genellikle derin pik tanklarına dengeyi sağlayıp artırmak ve pervaneyi iyice suya batırmak için doldurulan su


safra tankı
Anlamı:

1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Safra suyunun doldurulduğu özel bölme


safra yeşili
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Siyaha çalan yeşil renk

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu renkte olan


safralı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Safrası olan


safran

İlgili Kelimeler:

yalancı safran, Hint safranı

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Süsengillerden, baharda çiçek açan, 20-30 santimetre boyunda, soğanlı bir kültür bitkisi (Crocus sativus)

2. Bu bitkinin tepeciklerinin kurutulmasıyla elde edilen, bazı yiyecek ve içeceklere tat, koku ve sarı renk vermekte kullanılan toz, zafran


Lisan : Arapça zaʿferān

Safranbolu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Karabük iline bağlı ilçelerden biri


Özel: Evet

Telaffuz : safra'nbolu