Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
rüyasına (veya rüyalarına) girmek
Anlamı:

1. rüyasında görmek

Örnek:

1. Geceleri Avrupa şehirleri rüyama girer.

1. Geceleri Avrupa şehirleri rüyama girer.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , bir şeyden çok etkilenmek, çok korkmak


rüyasında bile görememek
Anlamı:

1. olacağını, gerçekleşeceğini düşünememek


rüyasında görse hayra yormamak
Anlamı:

1. hatır ve hayalinden geçirmemek, olacağına inanmamak


rüyet
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Görme


Lisan : Arapça ruʾyet

Telaffuz : rü:yet

ruz

İlgili Kelimeler:

ruznamçe, ruzname, ruzuşeb

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Gün


Lisan : Farsça rūz

Telaffuz : ru:z

rüzgâr

İlgili Kelimeler:

rüzgâraltı, rüzgâr çizelgesi, rüzgâr erozyonu, rüzgârgülü, rüzgârölçer, rüzgârüstü, rüzgâr yükü, dik rüzgâr, fırtınaya yakın rüzgâr, hafif rüzgâr, hâkim rüzgâr, kuvvetli rüzgâr, mutedil rüzgâr, yanık rüzgâr, saba rüzgârı, yıldız rüzgârı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Havanın yer değiştirmesiyle oluşan esinti, yel, bad

Örnek:

1. Bu rüzgâr, bu mucizeli gemi ile insanı nerelere götürmez.

1. Bu rüzgâr, bu mucizeli gemi ile insanı nerelere götürmez.

2. meteoroloji , meteoroloji , meteoroloji , meteoroloji , Rüzgâr çizelgesinde hızı 17-21 deniz mili olan ve kuvveti 5 ile gösterilen esinti


Lisan : Farsça rūzgār

rüzgâr almak
Anlamı:

1. yel esen bir yerde bulunmak

Örnek:

1. Bu ev çok rüzgâr alıyor.

1. Bu ev çok rüzgâr alıyor.


rüzgâr çizelgesi
Anlamı:

1. isim , isim , meteoroloji , meteoroloji , isim , isim , meteoroloji , meteoroloji , Rüzgâr hızının deniz miline göre sınıflandırılmasını gösteren çizelge


rüzgâr ekip fırtına biçmek
Anlamı:

1. yaptığı bir kötülüğün çok daha kötüsü ile karşılaşmak


rüzgâr erozyonu
Anlamı:

1. isim , isim , coğrafya , coğrafya , isim , isim , coğrafya , coğrafya , Aşırı rüzgâr esen yerlerde yüzey toprağının kaybı


rüzgâr gelecek delikleri tıkamak
Anlamı:

1. istenmeyen bir durum veya gelişmeye karşı her türlü önlemi almak


rüzgâr gibi
Anlamı:

1. çabucak

Örnek:

1. Rüzgâr gibi geçip giden gençliğimin tanıkları / Şu yıpranmış fotoğraflar, soluk renkli, siyah beyaz

1. Rüzgâr gibi geçip giden gençliğimin tanıkları / Şu yıpranmış fotoğraflar, soluk renkli, siyah beyaz


rüzgâr tutmamak
Anlamı:

1. rüzgâr etkilememek

Örnek:

1. Rüzgâr tutmayan yerlerinde dadılar, çocuklar ve ihtiyarlar güneşlenirler.

1. Rüzgâr tutmayan yerlerinde dadılar, çocuklar ve ihtiyarlar güneşlenirler.


rüzgâr yükü
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir bölgede görülen rüzgârın binalarda oluşturduğu sarsma gücü


rüzgâraltı
Anlamı:

1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Boca, orsa karşıtı


rüzgârdan nem kapmak
Anlamı:

1. en küçük bir şeyden alınmak, çok alıngan olmak

Örnek:

1. İhtiyatlı ol, bunlar tilkidir, rüzgârdan nem kapar; elden kaçırmayalım.

1. İhtiyatlı ol, bunlar tilkidir, rüzgârdan nem kapar; elden kaçırmayalım.


rüzgârgülü
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Rüzgârların yönünü ve adını gösteren levha

2. Kâğıdın özel bir biçimde katlanmasıyla yapılan ve rüzgârın etkisiyle dönen bir oyuncak


Telaffuz : rüzgâ'rgülü

rüzgârlama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Rüzgârlamak işi


rüzgârlamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Yel vermek

2. Esmek, savurmak


rüzgârlanma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Rüzgârlanmak işi


rüzgârlanmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Yel esmeye başlamak

2. Yele karşı durmak


rüzgârlı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Rüzgâr alan, rüzgâra açık

Örnek:

1. Hava bulutlu ve üzerinde durduğumuz tepe rüzgârlı idi.

1. Hava bulutlu ve üzerinde durduğumuz tepe rüzgârlı idi.


rüzgârlı havanın kuytusu, yağmurlu havanın uykusu
Anlamı:

1. `rüzgârlı havada kuytu bir yer, yağmurlu bir havada da uyku tercih edilir` anlamında kullanılan bir söz


rüzgârlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kapı üstlerine konulan eğik saçak biçimindeki örtme

2. Rüzgârdan korunmak için giysilerin üstüne giyilen bir üstlük türü

3. spor , spor , spor , spor , Yelkesen


rüzgârölçer
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yelölçer


Telaffuz : rüzgâ'rölçer