92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , isim , isim , Büyükten küçüğe, küçükten büyüğe makam ve rütbe sırası
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Rütbesi olan
1. Yüksek rütbeli subay.
1. Yüksek rütbeli subay.
1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Atom numarası 44, atom ağırlığı 101,07, yoğunluğu 12,3 olan, 2400 °C'de eriyen, sert ve kırılgan, havada kolayca oksitlenen bir element (simgesi Ru)
Lisan : Fransızca ruthénium
Telaffuz : rute'nyum
1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Kurçatovyum elementine Amerikalıların verdiği ad (simgesi Rf)
Lisan : Fransızca rutherfordium
Telaffuz : rutherfo'rdyum
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sıradanlık, çeşitlilik göstermeyen, alışılagelmiş düzen içinde yapılan
2. isim , isim , isim , isim , Yapılması alışkanlık hâline gelmiş iş
1. Herkes kendi rutinine baş eğmesini öğreniyordu.
1. Herkes kendi rutinine baş eğmesini öğreniyordu.
Lisan : Fransızca routine
1. bir şeyi her zamankinden farklı yapmak
2. alışılmış olandan farklı davranmak
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bir şey sürekli olarak aynı biçimde yapılmak
1. Giderek rutinleşen sevişmelerimiz bile daha ateşli olmaya başladı.
1. Giderek rutinleşen sevişmelerimiz bile daha ateşli olmaya başladı.
1. isim , isim , isim , isim , Nem
1. Karanlıkta duyduğumuz çam kokularına artık yakınlaştığımız denizin rutubeti karışıyordu.
1. Karanlıkta duyduğumuz çam kokularına artık yakınlaştığımız denizin rutubeti karışıyordu.
Lisan : Arapça ruṭūbet
Telaffuz : rutu:bet
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Rutubeti olan, nemli
1. Geniş, bomboş bir taşlığın serin, rutubetli küf kokusu duyuldu.
1. Geniş, bomboş bir taşlığın serin, rutubetli küf kokusu duyuldu.
1. isim , isim , isim , isim , Düş
1. Annemi ölmüş gördüm rüyamda / Ağlayarak uyanmışım
1. Annemi ölmüş gördüm rüyamda / Ağlayarak uyanmışım
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Gerçekleşmesi imkânsız durum, hayal
1. Bu saadetin bir ay, bir buçuk ay sonra yeniden bir rüya olacağını bile aklına getirmiyordu.
1. Bu saadetin bir ay, bir buçuk ay sonra yeniden bir rüya olacağını bile aklına getirmiyordu.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Gerçekleşmesi beklenen ve istenen şey, umut
Lisan : Arapça ruʾyā
Telaffuz : rüya:
1. olağanüstü, harika, çok güzel
1. Yolculuğumuz rüya gibi geçti.
1. Yolculuğumuz rüya gibi geçti.