92406 kayıt bulundu.
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Rüzgâr hafif ve serin bir biçimde eserek
1. Çamlıca'nın püfür püfür esen rüzgârlarını ateşinin üstüne sallanan tılsımlı yelpazeler gibi duyar.
1. Çamlıca'nın püfür püfür esen rüzgârlarını ateşinin üstüne sallanan tılsımlı yelpazeler gibi duyar.
1. -i , -i , -i , -i , Dumanını havaya savurarak içmek
1. Orada oturup sigara püfürdetmeyin, iş başına, haydi bakalım.
1. Orada oturup sigara püfürdetmeyin, iş başına, haydi bakalım.
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Baykuşgillerden, orman, dağ ve kayalıklarda yaşayan, uzunluğu yaklaşık 65 santimetre, sırtı koyu kahverengi bir tür kuş (Bubo bubo)
pul biber, pul kanatlılar, pul koleksiyoncusu, pul koleksiyonculuğu, pul pul, pul şişe, para pul, damga pulu, denetim pulu, evren pulu, posta pulu, taksa pulu
1. isim , isim , isim , isim , Posta parası karşılığı mektup zarfı, kartpostallara ve damga resmine karşılık kâğıtlara yapıştırılan, basılı küçük kâğıt parçası
1. Mektuplarına kendi pullarını yapıştırırlar, kendi memurlarıyla sevk ederlerdi.
1. Mektuplarına kendi pullarını yapıştırırlar, kendi memurlarıyla sevk ederlerdi.
2. Bazı giysilerde süs olarak kullanılan parlak, incecik, genellikle metal levhacık
1. Arkasında bir omzu tamamıyla açık, altın pul işlemeli bir akşam tuvaleti vardı.
1. Arkasında bir omzu tamamıyla açık, altın pul işlemeli bir akşam tuvaleti vardı.
3. Tavla oyununda kullanılan, plastik, tahta vb.nden yapılmış yassı yuvarlak levhacık
4. Vida, cıvata vb. şeylerin boynuna geçirilen, ortası delik metal levhacık
5. Propaganda amacıyla kullanılan yazılı küçük kâğıt
6. Küçük ve ince tabakacıklar
7. bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , Üzerinde bulunduğu organa yapışık, biçim ve yapıca çok basit yaprakların her biri
8. hayvan bilimi , hayvan bilimi , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Balıkların, sürüngenlerin ve bazı kuşlarla memelilerin vücudunu kaplayan boynuzsu, sert levhacık
1. Bir adamla minimini bir kız çocuğu elleri balık pulu içinde balık avlıyordu.
1. Bir adamla minimini bir kız çocuğu elleri balık pulu içinde balık avlıyordu.
9. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Akçeden küçük metal para
Lisan : Farsça pūl
1. isim , isim , isim , isim , Kurutulduktan sonra dövülmüş iri taneli kırmızıbiber
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Eklem bacaklılardan, kanatları geniş ve sayısız küçük pullarla örtülü, sıvıları emmek için hortum biçiminde ağzı olan, başkalaşmaya uğramış böcekleri, kelebekleri içine alan böcekler takımı, kelebekler
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Küçük tabakalar biçiminde
1. Burnunun kenarları siline siline tahriş olmuş, pul pul soyuluyordu.
1. Burnunun kenarları siline siline tahriş olmuş, pul pul soyuluyordu.
1. küçük ve ince tabakalar hâlinde olmak
1. Fırınlanmamış birader, iki yıl sonra pul pul olmaz mı bunun vernikleri?
1. Fırınlanmamış birader, iki yıl sonra pul pul olmaz mı bunun vernikleri?
1. isim , isim , isim , isim , Yeşil camdan yapılan çok ince çeperli şişe
1. Avluda uzun uzun pul şişelere doldurulmuş rengârenk boyalı sular satarlardı.
1. Avluda uzun uzun pul şişelere doldurulmuş rengârenk boyalı sular satarlardı.
1. değersizleşmek
1. Altın idin pula döndün / Yere düşer paslanırsın
1. Altın idin pula döndün / Yere düşer paslanırsın
1. isim , isim , isim , isim , Pul satan kimse
2. Pul derleyen veya derleyenlere pul satan kimse, pul koleksiyoncusu, filatelist
1. isim , isim , isim , isim , Pul satma işi
2. Pul derleyiciliği veya derleyenlere satma işi, pul koleksiyonculuğu, filateli
1. -i , -i , -i , -i , Üzerine pul yapıştırmak
1. Zarfı pulladı.
1. Zarfı pulladı.
2. Süslemek
1. Çatının üstünü kiremitle pullayıp süsledi.
1. Çatının üstünü kiremitle pullayıp süsledi.
1. isim , isim , isim , isim , Pullanmak işi
1. Zarfların yazılması, teksir edilenlerin zarflarının pullanması yarım gününü aldı.
1. Zarfların yazılması, teksir edilenlerin zarflarının pullanması yarım gününü aldı.
2. Dış derinin boynuzsu küçük pullar veya büyük geniş parçalar durumunda dökülmesi
1. Bazı ateşli hastalıklardan sonra deride pullanma görülebilir.
1. Bazı ateşli hastalıklardan sonra deride pullanma görülebilir.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Zarf, mektup, evrak vb.nin üzerine pul yapıştırılmak
2. Pul pul olmak
pullu sazan, allı pullu, telli pullu
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Üzerine pul yapıştırılmış
1. Pullu dilekçe.
1. Pullu dilekçe.
2. Üzerine pul işlenmiş
1. Pullu gece elbisesi.
1. Pullu gece elbisesi.
3. Pulu olan
1. Pullu cıvata. Pullu balık.
1. Pullu cıvata. Pullu balık.