Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
olasıya
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Olabileceği ölçüde, olabileceği kadar

Örnek:

1. Uzakta ufacık, bambaşka, olasıya beyaz ve beyaz sevimli bir ışık belirdi.

1. Uzakta ufacık, bambaşka, olasıya beyaz ve beyaz sevimli bir ışık belirdi.


Telaffuz : ola'sıya

olay

İlgili Kelimeler:

olay bilimi, gölge olay, sosyal olay, devinme olayı, şiddet olayı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ortaya çıkan, oluşan durum, ilgi çeken veya çekebilecek nitelikte olan her türlü iş, hadise, vaka

Örnek:

1. O olaydan sonra bir daha yalnız kalmamıştık onunla.

1. O olaydan sonra bir daha yalnız kalmamıştık onunla.

2. Önemli tarihsel olgu, fenomen

Örnek:

1. Nötron bombası günümüzün olayıdır.

1. Nötron bombası günümüzün olayıdır.


olay bilimi
Anlamı:

1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Görüngü bilimi


olay bilimsel
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Görüngü bilimi ile ilgili, fenomenolojik


olay çıkarmak
Anlamı:

1. hoş olmayan bir durum yaratmak, hadise çıkarmak


olay yapmak
Anlamı:

1. bir olayı gereğinden fazla büyütmek, sorun çıkarmak


olay yaratmak
Anlamı:

1. ortada herhangi bir sebep yokken bir olaya yol açmak

Örnek:

1. Hınzır sıfır, sağda da olsa solda da olsa olaylar yaratıyor.

1. Hınzır sıfır, sağda da olsa solda da olsa olaylar yaratıyor.


olayazma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Olayazmak işi


olayazmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Az kalsın olmak


Telaffuz : ola'yazmak

olaycı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Görüngücü


olaycık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Küçük, önemsiz olay

Örnek:

1. Romanın belli başlı dört kişisi de kendi bakış açılarından olaycıkları irdelerler.

1. Romanın belli başlı dört kişisi de kendi bakış açılarından olaycıkları irdelerler.


olaycılık

İlgili Kelimeler:

gölge olaycılık

Anlamı:

1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Görüngücülük


olayın üstüne gitmek
Anlamı:

1. olayı etraflıca araştırmak


olaylama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Roman, hikâye, tiyatro eseri vb. edebî türlerde olayları oluşturma, yansıtma

Örnek:

1. Yengecin Kıskacı'nı yazarken tipleme, olaylama, kurgulama sürecini görselliğin en uç noktalarına götürmeye çalıştım.

1. Yengecin Kıskacı'nı yazarken tipleme, olaylama, kurgulama sürecini görselliğin en uç noktalarına götürmeye çalıştım.


olaylaştırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Olaylaştırmak durumu


olaylaştırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Olay durumuna getirmek, olay yapmak


olaylı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Olayı olan, olay çıkmış olan, hadiseli

Örnek:

1. Olaylı bir toplantı.

1. Olaylı bir toplantı.


olaysız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Olayı olmayan, hiçbir olay çıkmamış olan, hadisesiz

Örnek:

1. Olaysız bir gün görebildik.

1. Olaysız bir gün görebildik.


ölçebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ölçebilmek işi


ölçebilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Ölçme ihtimali veya imkânı bulunmak

Örnek:

1. Arzu edersen bunu ölçebiliriz.

1. Arzu edersen bunu ölçebiliriz.


ölçek

İlgili Kelimeler:

ölçek çizgisi, çizgi ölçek, genel ölçek, kesir ölçek, akıcılık ölçeği, boylam ölçeği, Mohs ölçeği, Rihter ölçeği

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Birim kabul edilen herhangi bir şeyin alabildiği kadar ölçü

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu ölçü miktarında olan

Örnek:

1. İki ölçek buğday.

1. İki ölçek buğday.

3. Tahıl ölçmeye yarar kap, kile

4. coğrafya , coğrafya , coğrafya , coğrafya , Bir harita veya resimde görülen uzaklıklarla bunların işaret ettiği, karşılandığı gerçek uzunluklar arasındaki oran

Örnek:

1. Yüz binde bir ölçeğinde bir harita.

1. Yüz binde bir ölçeğinde bir harita.

5. fizik , fizik , fizik , fizik , Bir ölçü aletinin üzerinde çizgilerle ayrılmış bölüm, kadran

6. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Dört okkaya eşit ağırlık ölçüsü


ölçek çizgisi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Haritanın ölçeğini göstermek için kenarına çizilen ve her santimetresinin gerçekte kaç kilometreye karşılık olduğunu gösteren doğru


ölçekli
Anlamı:

1. isim , isim , geometri , geometri , isim , isim , geometri , geometri , Ölçek farkıyla aynı bütünü veren geometrik şekil veya eleman


ölçeksiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ölçeği olmayan


ölçeksizlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ölçeksiz olma durumu