92406 kayıt bulundu.
asal gazlar, asal sayı
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Esasla ilgili, asıl ve temel olanla ilgili, esasi
1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Atomlarının dış elektron halkaları tamamıyla veya geçici olarak elektrona doymuş olan helyum, neon, argon, kripton, ksenon gazları, soy gazlar
1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Kendisinden ve 1'den başka böleni olmayan, 1'den büyük sayı: 2, 3, 5 vb
asalak bilimci, asalak bilimi, asalak bilimsel, asalaksavar, dış asalak, iç asalak, tam asalak, yarı asalak, yarım asalak, ağrıma asalakları
1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Bir canlıda sürekli veya geçici yaşayarak ona zarar veren başka canlı, parazit
2. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Başkalarının sırtından geçinen (kimse), abacı, ekti, otlakçı, parazit, tufeyli
1. isim , isim , isim , isim , Asalakların yapısını, yaşayışını, konakçıyla ilişkisini ve yaptığı hastalıklarla bu hastalıklara karşı girişilecek savaşı konu alan bilim dalı, parazitoloji
1. sıfat , sıfat , tıp , tıp , sıfat , sıfat , tıp , tıp , Bir canlıda sürekli veya geçici yaşayarak ona zarar veren başka canlıyı yok eden, antiparazit
Telaffuz : asala'ksavar
1. isim , isim , isim , isim , Soyluluk
1. Fakat çilekeş kadının asaletini biliyorum.
1. Fakat çilekeş kadının asaletini biliyorum.
2. Asillik
3. Bir görevi yüklenmiş olma, o görevin sahibi olma, vekillik karşıtı
4. edebiyat , edebiyat , edebiyat , edebiyat , Yazıda veya sözde bayağı söz ve deyim bulunmaması durumu
Lisan : Arapça aṣālet
Telaffuz : asa:let
asaleten atamak, asaleten atanmak
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bir görevde temelli olarak, asıl olarak, vekâleten karşıtı
2. Kendi adına hareket ederek
Lisan : Arapça aṣāleten
Telaffuz : asa:leten
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Asaleten atamak işi
1. Asaleten ataması yapıldı.
1. Asaleten ataması yapıldı.
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Asaleten atanmak işi
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bir göreve sürekli olarak atanmak
aşama sırası
1. isim , isim , isim , isim , Önem veya değer bakımından gitgide yükselen bir sıra basamakların her biri, rütbe, mertebe, paye
2. Varılması istenen bir amaca doğru geçilmesi gerekli dönemlerden her biri, evre, basamak, adım, merhale
1. Onlar biçkiyi, provayı öğrenme aşamasına gelmişlerdi.
1. Onlar biçkiyi, provayı öğrenme aşamasına gelmişlerdi.
3. spor , spor , spor , spor , Bir yarışın belirli uzaklığı kapsayan bölümlerinden her biri, etap
1. isim , isim , isim , isim , Önem ve değer bakımından gitgide yükselen basamaklar dizisi, hiyerarşi
2. Otoritenin en geniş ölçüde en üst mertebede olmak üzere değişik önem sıraları arasında katı ve kesin bir biçimde dağıldığı toplumsal teşkilatlanış biçimi, hiyerarşi