Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
mübaşir
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Mahkemede duruşmaya girecekleri ve tanıkları çağıran, yargıcın emirlerini bildiren, kâğıtları getirip götüren görevli, çağrıcı

Örnek:

1. Mübaşir ilk duruşmanın davacı ve davalısını çağırıyordu.

1. Mübaşir ilk duruşmanın davacı ve davalısını çağırıyordu.


Lisan : Arapça mubāşir

Telaffuz : müba:şir

mübaşirlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mübaşir olma durumu

2. Mübaşirin görevi


mubassır

İlgili Kelimeler:

başmubassır

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Okullarda öğrencilerin durumu ile ilgilenen ve düzeni sağlamakla görevli kimse

Örnek:

1. Mubassır Uzun Osman'dan bir izinsiz cezası almıştım.

1. Mubassır Uzun Osman'dan bir izinsiz cezası almıştım.


Lisan : Arapça mubaṣṣir

mubassırlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mubassırın yaptığı iş

Örnek:

1. Mahpushane müdürlüğü, Osmanlı mahalle mektebinin mubassırlığına benzemez.

1. Mahpushane müdürlüğü, Osmanlı mahalle mektebinin mubassırlığına benzemez.


mübayaa
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Satın alma


Lisan : Arapça mubāyaʿa

Telaffuz : müba:yaa

mübayaa etmek
Anlamı:

1. satın almak


mübayaacı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Satın almacı


mübayaacılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Satın almacılık


mübayenet
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Ayrılık, başkalık

2. Karşıtlık, uyuşmazlık


Lisan : Arapça mubāyenet

Telaffuz : müba:yenet

mübeşşir
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Muştu veren, müjde getiren (kimse)


Lisan : Arapça mubeşşir

mübeyyiz
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Yazıları temize çeken kimse


Lisan : Arapça mubeyyiż

mübrem
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Çok gerekli olan, kaçınılmaz, vazgeçilmez


Lisan : Arapça mubrem

mücadele

İlgili Kelimeler:

millî mücadele, Millî Mücadele, hayat mücadelesi, nefis mücadelesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Birbirlerine isteklerini kabul ettirmek için iki taraf arasında yapılan zorlu çaba, savaş

2. Herhangi bir amaca erişmek, bir kuvvete karşı koyabilmek için bir kişi veya topluluğun güçlü, sürekli çabası, savaşım

Örnek:

1. Bu İslam merkezinde içten içe bir yığın mücadele vardı.

1. Bu İslam merkezinde içten içe bir yığın mücadele vardı.


Lisan : Arapça mucādele

Telaffuz : müca:dele

mücadele etmek
Anlamı:

1. uğraşmak, savaşmak, çatışmak


mücadele vermek
Anlamı:

1. savaş vermek, mücadele etmek


mücadeleci
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mücadele etmeyi seven, savaşımcı


mücadelecilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mücadeleci olma durumu


mücahede
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Çalışma, gayret

Örnek:

1. Uzun tedris ve terbiye hayatınız, evvela müşkülatla dolu ve sonrası zafere ermiş çetin bir mücadele ve mücahede hayatıdır.

1. Uzun tedris ve terbiye hayatınız, evvela müşkülatla dolu ve sonrası zafere ermiş çetin bir mücadele ve mücahede hayatıdır.

2. din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , Kutsal ülküler uğruna savaşma


Lisan : Arapça mucāhede

Telaffuz : müca:hede

mücahit
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kutsal ülküler uğruna savaşan kimse, alperen


Lisan : Arapça mucāhid

Telaffuz : müca:hit

mücahitlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mücahit olma durumu


mücamaa
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Cinsel ilişkide bulunma


Lisan : Arapça mucāmaʿa

Telaffuz : müca:maa

mücavir

İlgili Kelimeler:

mücavir alan

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Yakın komşu olan

Örnek:

1. Mücavir alan.

1. Mücavir alan.


Lisan : Arapça mucāvir

Telaffuz : müca:vir

mücavir alan
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir şehrin gelişmesi bakımından gerekli görüldüğünde kullanılabilecek olan belediye sınırlarına komşu alan


mücazat
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , İşlenen bir suçtan ötürü ceza verme

Örnek:

1. Her şeyde mükâfatla mücazatı, tatlıyla acıyı muvazene ederdi.

1. Her şeyde mükâfatla mücazatı, tatlıyla acıyı muvazene ederdi.


Lisan : Arapça mucāzāt

Telaffuz : müca:za:tı

mücbir

İlgili Kelimeler:

mücbir sebep

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Zorlayıcı


Lisan : Arapça mucbir