Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
memede olmak
Anlamı:

1. henüz meme ile beslenmek


memeden kesmek
Anlamı:

1. artık emzirmemek


memeli

İlgili Kelimeler:

gagalı memeli

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Memesi olan

Örnek:

1. Birdenbire uzun boylu, diri memeli bir hatun askerin önüne çıktı.

1. Birdenbire uzun boylu, diri memeli bir hatun askerin önüne çıktı.


memeliler

İlgili Kelimeler:

gagalı memeliler, ilkel memeliler

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Doğurarak üreyen, memeleri olan, sıcakkanlı, iki akciğerli, kalbinde dört boşluğu olan, vücutları genellikle tüylerle örtülü omurgalı hayvanlar sınıfı


mememsi
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Memeyi andıran, memeye benzeyen, meme gibi


memesiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Memesi olmayan


memişhane
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Tuvalet


Telaffuz : memişha:ne

memleha
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Tuzla


Lisan : Arapça memlaḥa

memleket

İlgili Kelimeler:

memleket havası, memleketler arası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir devletin egemenliği altında bulunan toprakların bütünü, ülke

2. Bir kimsenin doğup büyüdüğü yer, şehir, yurt

Örnek:

1. Memleket isterim / Ne başta dert ne gönülde hasret olsun

1. Memleket isterim / Ne başta dert ne gönülde hasret olsun

3. İklim ve üretim bakımından ele alınan bölge

Örnek:

1. Lübnan portakal, turunç, hurma ve muz memleketiydi.

1. Lübnan portakal, turunç, hurma ve muz memleketiydi.


Lisan : Arapça memleket

memleket havası
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Halk türküsü

Örnek:

1. Gülmek istedim, tutturdum bir memleket havası.

1. Gülmek istedim, tutturdum bir memleket havası.


memleketçi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Memleketin her bakımdan yükselmesini, gelişmesini isteyen, bu yolda çaba harcayan kimse


memleketçilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Memleketçi olma durumu


memleketler arası
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uluslararası


memleketli
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aynı memleketten olan kimse, toprak, yerdeş, hemşehri

Örnek:

1. Süleyman, çavuşun memleketlisi olduğundan bu gibi teklifsizliklere kendinde hak görürdü.

1. Süleyman, çavuşun memleketlisi olduğundan bu gibi teklifsizliklere kendinde hak görürdü.

2. Memleket halkı


memleketlilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Memleketli olma durumu


memleketsiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Memleketi olmayan


memleketsizlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Memleketsiz olma durumu


memluk
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Köle


Lisan : Arapça memlūk

Telaffuz : memlu:kü, l ince okunur

memnu

İlgili Kelimeler:

memnu meyve, memnu mıntıka

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Yasak

Örnek:

1. Esasen evvelce de söylediğimiz gibi dilenmek şiddetle memnu idi.

1. Esasen evvelce de söylediğimiz gibi dilenmek şiddetle memnu idi.


Lisan : Arapça memnūʿ

Telaffuz : memnu:

memnu meyve
Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Yasak meyve

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Elde edilmesi yasaklanan şey


memnu mıntıka
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Girilmesi, film ve fotoğraf çekilmesi yasak olan yer, yasak bölge


memnu olmak
Anlamı:

1. yasaklanmak

Örnek:

1. İnsan ise memnu olan şeye düşkündür.

1. İnsan ise memnu olan şeye düşkündür.


memnuiyet
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Yasaklık


Lisan : Arapça memnūʿiyyet

Telaffuz : memnu:iyet

memnuluk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yasaklık


memnun
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Herhangi bir olaydan veya durumdan ötürü sevinç duyan, kıvançlı, mutlu

Örnek:

1. Ben yine memnunum senden evladım / Sana ben bu bapta kusur bulmadım

1. Ben yine memnunum senden evladım / Sana ben bu bapta kusur bulmadım

2. zarf , zarf , zarf , zarf , Herhangi bir olaydan veya durumdan ötürü sevinç duyarak, kıvançlı, mutlu olarak

Örnek:

1. Halk, oyunun bittiğini anlayarak memnun, sessizce tiyatroyu boşalttılar.

1. Halk, oyunun bittiğini anlayarak memnun, sessizce tiyatroyu boşalttılar.


Lisan : Arapça memnūn