lapçınlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ayağına lapçın giymiş olan

---

lapilli

Anlamı:

1. isim , isim , jeoloji , jeoloji , isim , isim , jeoloji , jeoloji , Yanardağlardan fırlayan çok küçük katı parça

---

Lisan : Fransızca lapilli

Telaffuz : l ince okunur

lapina

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Lapinagillerden, kayalık kıyılarda, sığ sularda yaşayan 25-35 santimetre uzunluğunda, kırmızı benekli, mavi veya yeşil balık (Crenilabrus pavo)

---

Lisan : Fransızca lapina

Telaffuz : l ince okunur

lapinagiller

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kemikli balıklar takımına giren bir familya

---

Lapon

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Laponya halkından veya bu halkın soyundan olan kimse, Laponyalı

---

Özel: Evet

Lisan : Fransızca lapon

Telaffuz : l ince okunur

Laponca

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Lapon dili

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu dille yazılmış olan

---

Özel: Evet

Telaffuz : l ince okunur

Laponyalı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Lapon

---

Özel: Evet

lappadak

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bir şey `lap` sesi çıkararak (düşmek)

---

Telaffuz : la'ppadak

Lâpseki

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çanakkale iline bağlı ilçelerden biri

---

Özel: Evet

Telaffuz : lâ'pseki

laptop

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , 343 dizüstü

---

Lisan : İngilizce laptop

larenjit

Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Gırtlakta oluşan yangı

---

Lisan : Fransızca laryngite

Telaffuz : l ince okunur

larghetto

Anlamı:

1. zarf , zarf , müzik , müzik , zarf , zarf , müzik , müzik , Bir parça largodan çabuk ve hafif çalınarak

2. isim , isim , isim , isim , Bu biçimde çalınan müzik parçası

---

Lisan : İtalyanca larghetto

Telaffuz : larghe'tto

largo

Anlamı:

1. zarf , zarf , müzik , müzik , zarf , zarf , müzik , müzik , Bir parçanın ağır ve görkemli çalınarak veya söylenerek

2. isim , isim , isim , isim , Bu ağırlıkta çalınan müzik parçası

---

Lisan : İtalyanca largo

Telaffuz : la'rgo

larp

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Ansızın

2. Güçlü bir biçimde

---

larp diye

Anlamı:

1. ansızın

Örnek:

1. Larp diye önümüze çıkıverdi.

1. Larp diye önümüze çıkıverdi.

---

larpadak

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Ansızın

Örnek:

1. Larpadak yakaladı.

1. Larpadak yakaladı.

---

Telaffuz : la'rpadak

larva

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kurtçuk

---

Lisan : Latince

Telaffuz : l ince okunur

larvacıl

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , hayvan bilimi , hayvan bilimi , sıfat , sıfat , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Larvayla beslenen (hayvan)

---

laşe

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Leş

---

Lisan : Farsça lāşe

Telaffuz : la:şe, l ince okunur

laski

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Yakı ile ilgili

---

Lisan : Arapça lasḳī

Telaffuz : laski:, l ince okunur

laskine

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İskambil kâğıtlarıyla oynanan bir oyun

---

Lisan : Fransızca lansquenet

Telaffuz : l ince okunur

laso

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kement

---

Lisan : Fransızca lasso

Telaffuz : l ince okunur

lasta

Anlamı:

1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Kuzey Avrupa'da kullanılan, 2000 kilograma yakın gemi yüklerine ve büyük miktardaki ticaret mallarına değer biçmeye yarayan kütle ölçü birimi

---

Lisan : Fransızca lasta

Telaffuz : l ince okunur

lasteks

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kauçuk, ipek, pamuk veya yün karışımı bir tür yapma kumaş

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu kumaştan yapılan

Örnek:

1. Lasteks mayo.

1. Lasteks mayo.

---

Lisan : Fransızca lastex

Telaffuz : la'steks, l ince okunur

lastik

İlgili Kelimeler:

lastik ağacı, lastik tutkalı, kuş lastiği, balon lastik, dış lastik, iç lastik, yedek lastik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ayakkabı üzerine giyilen kauçuktan pabuç

Örnek:

1. Lastikleri ayağında, bastonu koluna asılı, erkenciydi yine.

1. Lastikleri ayağında, bastonu koluna asılı, erkenciydi yine.

2. Kauçuktan yapılmış ayakkabı

3. Kauçuktan yazı silgisi

4. Taşıtların jantlarına yerleştirilen elastiki tekerlek bandajı

Örnek:

1. Şoförle bahçıvan arabanın ön sol lastiğini pompalıyorlar.

1. Şoförle bahçıvan arabanın ön sol lastiğini pompalıyorlar.

5. Esnek, ince kauçuk veya kauçuklu şerit

6. Bir tür esnek örgü

7. Korse

8. Uzun konçlu çorabın düşmesini önlemek için üst kısmına gelecek biçimde bacağa geçirilen esnek şerit

9. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kauçuktan yapılmış

Örnek:

1. Rıza, lastik yakalığı fırlamış, gözleri dönmüş, kan ter içinde içeriye düşer.

1. Rıza, lastik yakalığı fırlamış, gözleri dönmüş, kan ter içinde içeriye düşer.

---

Lisan : Fransızca élastique

Telaffuz : l ince okunur