92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Bazitli mantarlardan, çayırlarda, sulak yerlerde yetişen, şapkası etli, kalın, koni biçiminde, pürüzlü, yenilir bir mantar (Boletus edulis)
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Kızılyaprak
1. karşısındakini aldatmak için gerçek kişiliğini saklamak, kendini zararsız ve uysal göstermek
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Boyu 3 metre kadar olabilen, tırmanıcı, beyaz sütlü, çok yıllık ve otsu bir bitki (Canvolvulus arvensis)
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Çam ormanlarında, yol ve akarsu kenarlarında, meşe, akçaağaç, kayın gibi yaprak döken ağaçların altında, kireçli, kumlu topraklarda tek tek veya gruplar hâlinde yetişen, şapkası kalın ve etli, yenen, değerli bir tür mantar (Agaricus campestris)
Telaffuz : kuzu'göbeği
kuzukulağı asidi
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Karabuğdaygillerden, nemli yerlerde yetişen, yaprakları salata olarak kullanılan, çiçekleri iki evcikli ve kırmızımtırak bir bitki, ekşikulak (Rumex acetosa)
Telaffuz : kuzu'kulağı
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Koyun yavrulamak
2. Çocuk ellerini yere dayayarak dizleri üstünde emeklemek
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Kuzu gibi uysal ve zararsız duruma gelmek
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kuzusu olan (koyun)
2. Kendisine bitişik olarak aynı cinsten küçük tanesi olan (meyve ve sebze)
kuzuluk kapısı
1. isim , isim , isim , isim , Kuzu barınağı, ağıl
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yumuşak huyluluk
3. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Kuzu kapısı
1. teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , okşamalık, yalvarma veya dikkat çekme anlamları taşıyan bir seslenme sözü
1. Kuzum, şu kalemi verir misin?
1. Kuzum, şu kalemi verir misin?
2. Ben de kuzum, yakışıklı, boylu boslu civandım / O sevimli gençliğimle sevgisini kazandım
2. Ben de kuzum, yakışıklı, boylu boslu civandım / O sevimli gençliğimle sevgisini kazandım
1. isim , isim , isim , isim , Sanayide kullanılan L biçiminde bükülmüş demir çubuk
L demiri
1. Türk alfabesinin on beşinci sırasında yer alan ve Le adı verilen bu harf, ses bilimi bakımından yumuşak diş eti-avurt ünsüzünü gösterir
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Gam dizisinde `sol` ile `si` arasındaki ses
2. Bu sesi gösteren nota işareti
Lisan : İtalyanca la
Telaffuz : la:, l ince okunur
1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , En azından, hiç olmazsa
1. Büyük hanın altında sıra kahveler vardır ya; her birinde laakal iki, üç dava vekiline tesadüf edilir.
1. Büyük hanın altında sıra kahveler vardır ya; her birinde laakal iki, üç dava vekiline tesadüf edilir.
Lisan : Arapça lāaḳall
Telaffuz : la:akal, l'ler ince okunur
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Karabuğdaygillerden, dere kıyılarında, sulak çayırlarda kendiliğinden yetişen, çok yıllık ve yaprakları sebze olarak kullanılan bir bitki, efelek (Rumex patientia)
Lisan : Rumca
Telaffuz : l ince okunur
1. isim , isim , isim , isim , Çıkış yeri kolay bulunamayacak kadar karışık koridorları olan yapı
1. Bu labirentte yolumu kaybedip gitmem işten değildi.
1. Bu labirentte yolumu kaybedip gitmem işten değildi.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , İçinden çıkılması güç veya imkânsız durum, sorun
Lisan : Fransızca labyrinthe
Telaffuz : l ince okunur
1. isim , isim , isim , isim , Araştırmalarda, laboratuvar deneylerinde yardımcı olarak çalıştırılan kimse
1. Röntgen hademesi ile laborantı kandırıp bir radyografisini çektirmişti.
1. Röntgen hademesi ile laborantı kandırıp bir radyografisini çektirmişti.
Lisan : Almanca Laborant
Telaffuz : l ince okunur