kuş bilimci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kuş bilimi uzmanı, ornitolog

kuş bilimi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kuşları inceleyen bilim, ornitoloji

kuş dili

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genellikle çocukların, kelimelerin başına, hecelerin arasına başka hece ekleyip kelimelerin biçimlerini değiştirerek uydurdukları bir konuşma türü

kuş evi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kuşların barınmalarını ve korunmalarını sağlamak için saray, köşk vb. konutların duvarlarına veya bahçelerindeki büyük ağaçların dallarına özel olarak yapılan yuva

kuş gibi

Anlamı:

1. çok hafif

2. çabuk iş gören, eline ayağına çabuk

kuş gibi (veya kadar) yemek

Anlamı:

1. çok az yemek

kuş gibi çırpınmak

Anlamı:

1. çaresizlik içinde telaşlı davranmak

Örnek:

1. Sokağa çıkmak, çocukların arasına karışmak için pencerede, kafeste kuş gibi çırpınırım.

1. Sokağa çıkmak, çocukların arasına karışmak için pencerede, kafeste kuş gibi çırpınırım.

kuş gibi uçup gitmek (veya uçmak)

Anlamı:

1. çok kısa süren bir hastalıkla ölmek

2. çok kısa sürmek, geçmek

Örnek:

1. Baktım seneler kuş gibi uçuyor / Baktım sonum bir avuç toprak

1. Baktım seneler kuş gibi uçuyor / Baktım sonum bir avuç toprak

kuş gribi

Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Bir virüsün sebep olduğu, kanatlı hayvanlarla yakın teması olan insanlara geçen bulaşıcı ve öldürücü hastalık

kuş iğdesi

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , İğdegillerden, 60-80 yıl ömürlü, zeytin yaprağını andıran, ince yapraklı, dikenli, meyveleri zeytin iriliğinde, dekoratif amaçlı olarak yetiştirilen bir ağaç (Elaeagnus angustifolia)

kuş kadar canı olmak

Anlamı:

1. küçük, cılız, güçsüz bir yaratık olmak

Örnek:

1. Kaç gündür helak oluyor fukara, biraz dinlensin; kuş kadar canı var, temelli eriyip bitecek!

1. Kaç gündür helak oluyor fukara, biraz dinlensin; kuş kadar canı var, temelli eriyip bitecek!

kuş kafesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kuşun içinde barındırıldığı yuva

kuş kafesi gibi

Anlamı:

1. ufak ve güzel (yapı)

kuş kanadına kira istemez

Anlamı:

1. `kişi, kendi işi için zaten harcayacağı çabadan dolayı başkasından karşılık beklemez` anlamında kullanılan bir söz

kuş kanadıyla gitmek

Anlamı:

1. çok hızlı gitmek

kuş kirazı

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Gülgillerden, yaprak açmadan önce beyaz çiçek veren, kaplamacılıkta kullanılan yabani ağaç, ılgıncar, gelinfeneri (Cerasus padus)

2. Bu ağacın reçel ve likör yapılan meyvesi

kuş lastiği

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sapan

Örnek:

1. Cahit elinde kuş lastiği kaçıyor.

1. Cahit elinde kuş lastiği kaçıyor.

kuş mu konduracak?

Anlamı:

1. `yapacağı şey görülmemiş bir sanat eseri mi olacak?` anlamında kullanılan bir söz

kuş otu

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Yol kenarları, duvar dipleri ve bahçelerde yetişen bir yıllık ve otsu bir bitki (Stellaria media)

kuş sütü

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Bulunmayan şey

kuş sütü ile beslemek

Anlamı:

1. eksiksiz, özenli bir biçimde beslemek

kuş sütünden başka her şey var

Anlamı:

1. `her türlü yiyecek var` anlamında kullanılan bir söz

kuş tüyü

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yatak, yorgan, yastık doldurmaya yarayan bazı kuşların tüyü

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu tüylerle doldurulmuş olan

Örnek:

1. Kuş tüyü yastıklı hasır sandalyelere oturdular.

1. Kuş tüyü yastıklı hasır sandalyelere oturdular.

kuş tüyü gibi

Anlamı:

1. çok yumuşak (oturacak, yatacak yer)

kuş uçmaz, kervan geçmez

Anlamı:

1. kimsenin uğramadığı ıssız ve sapa

Örnek:

1. Ege kıyısının kuş uçmaz, kervan geçmez bir nahiyesinde muallimdim.

1. Ege kıyısının kuş uçmaz, kervan geçmez bir nahiyesinde muallimdim.