92406 kayıt bulundu.
1. hiçbir çaba göstermeden kısa sürede zengin olmak
2. kısa yoldan ve büyük bir emek harcamadan sosyal ve ekonomik güç edinmek
1. `başkasının eksikleriyle eğlenen kimsenin kendisi kusursuz olmalıdır` anlamında kullanılan bir söz
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Ağır, hareketsiz, bol ve kabarık tüylü bir tavuk ırkı
Lisan : İngilizce cochin
1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Tümler açının sinüsü
Lisan : Fransızca cosinus
Telaffuz : ko'sinüs
camlı köşk, mercanköşk, sırça köşk, alabanda köşkü, kaptan köşkü, pilot köşkü
1. isim , isim , isim , isim , Bahçe içinde yapılmış süslü ev, kasır
1. Köşkten çıktık ve bahçenin her noktasını uzun uzun durup konuşarak dolaştık.
1. Köşkten çıktık ve bahçenin her noktasını uzun uzun durup konuşarak dolaştık.
Lisan : Farsça kuşk
1. isim , isim , isim , isim , Yemenici, ayakkabı tamircisi
1. Zaten azıcık güzel olsaydım, topal bir köşkere varmazdım.
1. Zaten azıcık güzel olsaydım, topal bir köşkere varmazdım.
Lisan : Farsça kevşger
1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Yangınları haber vermesi için yangın kulelerinde ve başka uygun yerlerde bekletilen gözetleyici
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok büyük, muazzam
1. Koskoca bir vapur bir çöp gibi oldu.
1. Koskoca bir vapur bir çöp gibi oldu.
2. Boyca uzun
1. Demek ki koskoca bir caddeyi yürümüş, Royal kahvesinin önüne sanki uykuda gezenler gibi varmışım.
1. Demek ki koskoca bir caddeyi yürümüş, Royal kahvesinin önüne sanki uykuda gezenler gibi varmışım.
Telaffuz : ko'skoca
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok büyük, çok iri, muazzam
1. O sıralarda insana hayret verecek kadar koskocaman ve sapsarı bir ay fırladı.
1. O sıralarda insana hayret verecek kadar koskocaman ve sapsarı bir ay fırladı.
2. Geniş, büyük
1. Size bu koskocaman şehirde yalnız, yapayalnız olduğunu söyler.
1. Size bu koskocaman şehirde yalnız, yapayalnız olduğunu söyler.
Telaffuz : ko'skocaman
ayaklı koşma, eş koşma
1. isim , isim , isim , isim , Koşmak işi
1. Hamal benim dalgınlığımdan istifade ederek birdenbire bir kedi gibi fırladı ve koşmaya başladı.
1. Hamal benim dalgınlığımdan istifade ederek birdenbire bir kedi gibi fırladı ve koşmaya başladı.
2. denizcilik , denizcilik , denizcilik , denizcilik , Bir halatı, ağacı pekiştirmek için yanına konulan halat veya ağaç
3. edebiyat , edebiyat , edebiyat , edebiyat , Sazla okunmak için hece ölçüsü ile yazılmış, ilk kıtasının birinci, ikinci ve dördüncü dizeleriyle öteki kıtalarının dördüncü dizeleri birbiriyle, kalan dizeler de kendi aralarında uyaklı, konuları sevgi ve doğa olayları olan bir halk şiiri
1. isim , isim , isim , isim , Birbirini kovalayarak oynanan bir çocuk oyunu
1. Çember çeviriyor, ip atlıyor, top arkasında koşuyor, kelebek kovalıyor, koşmaca oynuyorlardı.
1. Çember çeviriyor, ip atlıyor, top arkasında koşuyor, kelebek kovalıyor, koşmaca oynuyorlardı.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Adım atışlarını artırarak ileri doğru hızla gitmek
1. Ben kaçıyorum, abim de arkamdan koşuyor.
1. Ben kaçıyorum, abim de arkamdan koşuyor.
2. Bir yere ivedilikle gitmek
1. Pencerede dolaşan gölgelerden bir şeyler sezmeye çalışarak koşuyorum.
1. Pencerede dolaşan gölgelerden bir şeyler sezmeye çalışarak koşuyorum.
3. Bir işle çok ilgilenmek, koşuşturmak
1. Yok, yok, dedi, akşamdan beri ben koştum, biraz da onlar yorulsunlar.
1. Yok, yok, dedi, akşamdan beri ben koştum, biraz da onlar yorulsunlar.
4. Koşuya çıkmak
1. Doru at bugün koşmayacak.
1. Doru at bugün koşmayacak.
5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kovalamak, üstüne düşmek, izlemek
1. İki yıldır bu işin peşinden koşuyorum.
1. İki yıldır bu işin peşinden koşuyorum.
1. -e , -e , -e , -e , Birlikte iş görmesi için bir şeyi, bir kimseyi başka birinin yanına katmak, arkadaş olarak vermek
2. Hayvanı çekeceği arabaya, sabana vb.ne bağlamak
1. Atları arabaya koşmak.
1. Atları arabaya koşmak.
3. Birini, bir işte görevlendirmek
1. İşe koşmak.
1. İşe koşmak.
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kırmız böceğinin güzel lal boya çıkarılan bir türü, kabuklu bit (Coccus coeti)
Lisan : Fransızca cochenille
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Şehvet
1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Eş isteme dönemi gelmiş (hayvan)