92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , isim , isim , Gazete veya dergilerde gündelik konuları bir görüş ve düşünceye bağlayarak yorumlayan ciddi veya eğlendirici yazı türü, fıkra
1. Köşe yazısının yankıları aylarca sürüyordu.
1. Köşe yazısının yankıları aylarca sürüyordu.
1. isim , isim , isim , isim , Bir sokağın başka bir sokakla veya caddeyle kesiştiği yer
1. Felek benim kurulu yayım yastı / Her köşebaşında yolumu kesti
1. Felek benim kurulu yayım yastı / Her köşebaşında yolumu kesti
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Önemli makam
Telaffuz : köşe'başı
1. etkili olabilecek en önemli makamda bulunmak veya o yeri ele geçirmek
1. Amatör diplomatlar, küme küme köşebaşlarını tutmuş ve bozgunculuk propagandasına girmişti.
1. Amatör diplomatlar, küme küme köşebaşlarını tutmuş ve bozgunculuk propagandasına girmişti.
1. isim , isim , isim , isim , Bir yere fotoğraf yapıştırmaya yarayan, üçgen biçiminde arkası zamklı küçük kâğıt
2. Birleşen iki kereste vb.ni tutturmaya yarayan, dik açı biçiminde bükülmüş demir, L demiri
Lisan : Farsça gūşe + bend
1. ilgisizlikten, önemli veya değerli görülmemek yüzünden gözden uzakta bulunmak
1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Bir çokgende ardışık olmayan veya birçok yüzlüde aynı düzlem üzerinde bulunmayan iki köşe arasına çekilen çizgi, kutur, diyagonal
Telaffuz : köşe'gen
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Ateş karıştırmaya yarayan odun veya demir
2. Ucu yanık odun, eğsi
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Bir yaşına kadar olan deve yavrusu
1. nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , Deve yavrulamak
kösele suratlı, kösele taşı
1. isim , isim , isim , isim , Ayakkabı tabanı, bavul, çanta yapımında kullanılan, büyükbaş hayvanların işlenmiş derisi
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu deriden yapılan
1. Kösele ayakkabı.
1. Kösele ayakkabı.
Lisan : Farsça gosāle
1. çok sert, çiğnenmesi güç, koparılamaz
1. Kösele gibi et.
1. Kösele gibi et.
1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Utanmaz, sıkılmaz
1. isim , isim , mineraloji , mineraloji , isim , isim , mineraloji , mineraloji , Mermerleri parlatmakta kullanılan kefeki taşı
2. Kunduracıların, üstünde kösele dövdükleri taş
3. Avadanlıkların ağızlarındaki pürüzleri düzeltmek ve inceltmek için kullanılan bir taş türü
1. isim , isim , isim , isim , Köşelemek işi
2. zarf , zarf , zarf , zarf , Köşeye çapraz gelecek bir biçimde
1. Sonra aynı mendili üç köşeleme katlayarak boynu ile kolalı yakasının arasına sıkıştırdı.
1. Sonra aynı mendili üç köşeleme katlayarak boynu ile kolalı yakasının arasına sıkıştırdı.
köşeli ayraç, köşeli parantez
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Köşesi veya köşeleri olan
1. Köşeli ayraç.
1. Köşeli ayraç.
1. isim , isim , isim , isim , Ayraç içinde bulunan bir anlatımda veya ayraç içine alınması gereken bir açıklamada kullanılan ([ ]) biçimindeki köşeli, kırık ayracın adı, köşeli parantez
1. isim , isim , isim , isim , İki duvarın kesiştiği yere aralarındaki açıyı doldurmak için uygulanan ahşap veya kârgir işçiliği
2. Kapı veya pencere aralığının köşesini oluşturan taş
3. Duvar köşelerinde, üstüne lamba vb. şeyler konan el yapımı, ahşap, süslü eşya
1. Zengin sanılan evlere gidip boyun büktü Sultan. Değerli bir köşeliği, bir fotoğraf çerçevesini, bir seccadeyi satmak için...
1. Zengin sanılan evlere gidip boyun büktü Sultan. Değerli bir köşeliği, bir fotoğraf çerçevesini, bir seccadeyi satmak için...
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Kösemen
1. Kösem koyun.
1. Kösem koyun.
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Sürünün önünden giderek ona kılavuzluk eden koç veya teke
2. Dövüşken iri koç veya teke
3. Yol gösteren kılavuz
4. ekonomi , ekonomi , ekonomi , ekonomi , Borsada öncülük yapan hisse