korunaklı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Korunağı olan

Örnek:

1. Korunaklı sandığım köşe o kadar da korunaklı değildi. Yağmur iliklerime kadar işlemişti.

1. Korunaklı sandığım köşe o kadar da korunaklı değildi. Yağmur iliklerime kadar işlemişti.

korunaklılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Korunaklı olma durumu

korunaksız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Korunağı olmayan

korunaksızlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Korunaksız olma durumu

koruncak

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ambalajlanan malı dış etkilere karşı korumak için ambalaj çatısına çakılan tahta, kontrplak vb. malzeme, mahfaza

korunga

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Otsu, genellikle 30-70 santimetre boyunda, çok yıllık, pembe çiçekli, hayvan yemi olarak kullanılan bir bitki (Onobrychis viciifolia)

korungalık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tirfil tarlası

korunma

İlgili Kelimeler:

pasif korunma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Korunmak işi

Örnek:

1. Ekinlerinizin korunması için de gereken tedbirleri alınız.

1. Ekinlerinizin korunması için de gereken tedbirleri alınız.

korunma görmek

Anlamı:

1. anlayış veya hoşgörü ile karşılanmak

Örnek:

1. Hiçbir düşünce ve mülahazanın ... Atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılapları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği...

1. Hiçbir düşünce ve mülahazanın ... Atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılapları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği...

korunmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Kendini korumak, bir yere sığınmak, bir şeyden sakınmak

Örnek:

1. Şiddetli soğuktan korunmak için üzerlerinde üç kat keçe vardı.

1. Şiddetli soğuktan korunmak için üzerlerinde üç kat keçe vardı.

2. Koruma işine konu olmak

korunulabilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Korunulabilmek işi

korunulabilmek fiil

Anlamı:

1. -den , -den , -den , -den , Korunulma ihtimali veya imkânı bulunmak

korunulma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Korunulmak işi

korunulmak fiil

Anlamı:

1. -den , -den , -den , -den , Korunma işi yapılmak

korunum

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Korunma işi, muhafaza

korunumlu

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , fizik , fizik , sıfat , sıfat , fizik , fizik , Mekanik enerjisini değişmez kılan (sistem)

korunuş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Korunma işi

korutma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Korutmak işi

korutmak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Koruma işini yaptırmak

koruyabilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Koruyabilmek işi

koruyabilmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Koruma ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Korumaya gücü yetmek

3. Koruma becerisi bulunmak

koruyucu

İlgili Kelimeler:

koruyucu aile, koruyucu hekimlik, koruyucu kaplama, koruyucu ünsüz, ekran koruyucu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Koruyan kimse, muhafız

2. Himaye eden, kollayıcı, hami

3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Asalağı dış ortamda yok eden, onun konakçıya ulaşmasına engel olan (ilaç veya işlem)

koruyucu aile

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kimsesiz veya bakıma muhtaç bir çocuğun belli bir süre içinde ilgili yasaya göre her türlü bakımını ve sorumluluğunu üstlenen gönüllü aile

koruyucu hekimlik

Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Hastalık ortaya çıkmadan önce alınacak önlemlerle ilgilenen hekimlik dalı

koruyucu kaplama

Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Paslanmaya karşı koruma amacı ile metal yüzeyine uygulanan malzemelerin oluşturduğu kabuk