aptal aptal

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Aptal gibi, aptalca, aval aval

Örnek:

1. Nedenini biliyorsun. Aptal aptal sorular sorma.

1. Nedenini biliyorsun. Aptal aptal sorular sorma.

aptal olmak

Anlamı:

1. aptal durumda bulunmak

aptal yerine koymak

Anlamı:

1. hiçbir şeyden anlamaz, bilmez sanmak

Örnek:

1. Bu kadını zaman zaman aptal yerine koymam büyük aptallık galiba.

1. Bu kadını zaman zaman aptal yerine koymam büyük aptallık galiba.

2. birine, aptal gözüyle bakmak

aptalca

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Biraz aptal, alık salık

Örnek:

1. Asansör durduğunda, aptalca olduğunu bile bile hâlâ bu kaçırılma olasılığına kafa yoruyorum.

1. Asansör durduğunda, aptalca olduğunu bile bile hâlâ bu kaçırılma olasılığına kafa yoruyorum.

2. zarf , zarf , zarf , zarf , (apta'lca) Aptala yaraşır nitelikte, aptal gibi, aptalcasına

Örnek:

1. Şakir Bey, aptalca bulduğu bu fikre karşı istihzasını gizlemeyerek sert sert güldü.

1. Şakir Bey, aptalca bulduğu bu fikre karşı istihzasını gizlemeyerek sert sert güldü.

aptalcasına

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Aptalca

Örnek:

1. Otele gidip de aptalcasına beklemeyi, yürek çarpıntılarıyla kapıyı gözetlemeyi izzetinefsime yediremiyorum.

1. Otele gidip de aptalcasına beklemeyi, yürek çarpıntılarıyla kapıyı gözetlemeyi izzetinefsime yediremiyorum.

Telaffuz : apta'lcasına

aptalımsı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Aptalsı

aptallaşabilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aptallaşabilmek durumu

aptallaşabilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Elinde olmadan aptal bir duruma gelme ihtimali bulunmak

aptallaşma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aptallaşmak durumu, ahmaklaşma

aptallaşmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Zekâsını işletemez olmak, alıklaşmak, ahmaklaşmak

Örnek:

1. Anlayamıyorum, aptallaşmış bir hâlde tekrar soruyorum.

1. Anlayamıyorum, aptallaşmış bir hâlde tekrar soruyorum.

aptallaştırılma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aptallaştırılmak durumu

aptallaştırılmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Aptal duruma getirilmek

aptallaştırma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aptallaştırmak durumu, ahmaklaştırma

aptallaştırmak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Aptallaşmasına sebep olmak, aptal duruma getirmek, ahmaklaştırmak

Örnek:

1. Talihin aşırısı da insanı eninde sonunda aptallaştırdığından sonuç aynı kapıya çıkardı.

1. Talihin aşırısı da insanı eninde sonunda aptallaştırdığından sonuç aynı kapıya çıkardı.

aptallığa vurmak

Anlamı:

1. bir şeyi bilmez, anlamaz gibi görünmek

aptallık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aptal olma durumu

2. Aptalca iş

Örnek:

1. Bu hikâye akılalmaz bir aptallıktan başka bir şey değildi.

1. Bu hikâye akılalmaz bir aptallıktan başka bir şey değildi.

aptallık etmek

Anlamı:

1. aptalca davranmak veya aptalca iş görmek

Örnek:

1. Sen bombayı masanın örtüsü altına koyduğuna aptallık etmişsin.

1. Sen bombayı masanın örtüsü altına koyduğuna aptallık etmişsin.

aptalsı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Aptal gibi, aptala benzer, aptalımsı

Örnek:

1. Kâzım'ın, aptalsı bir gurur oturmuş yüzüne.

1. Kâzım'ın, aptalsı bir gurur oturmuş yüzüne.

apteriks

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kivi (I)

Lisan : Fransızca aptéryx

apukurya

Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Et kesimi

Lisan : Rumca

Telaffuz : apuku'rya

apul apul

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Tombul çocuklar bacaklarını açarak (salına salına yürümek)

Örnek:

1. Apul apul gidiyor.

1. Apul apul gidiyor.

ar

İlgili Kelimeler:

ar belası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Utanma, utanç duyma

Örnek:

1. Kınamazlar güzel sevse yiğidi / Güzel sevmek koç yiğide ar değil

1. Kınamazlar güzel sevse yiğidi / Güzel sevmek koç yiğide ar değil

Lisan : Arapça ʿār

ar

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , 100 m² değerinde yüzey ölçü birimi

Örnek:

1. Bir ar, kenarı on metre olan bir karenin alanıdır.

1. Bir ar, kenarı on metre olan bir karenin alanıdır.

Lisan : Fransızca are

Ar

Anlamı:

1. kimya , kimya , kimya , kimya , Argon elementinin simgesi

ar belası

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Namus belası