92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , isim , isim , Minder, yastık vb.ni doldurmak için kullanılan ve bazen de sıvanın içine katılan keten ve kendir lifleri
1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Eklem bacaklıların ve kabukluların dış dokusunu oluşturan, bazı mantar ve likenlerde de rastlanan, dayanıklı ve esnek organik madde
Lisan : Fransızca chitine
1. sıfat , sıfat , argo , argo , sıfat , sıfat , argo , argo , Değersiz, bayağı, kötü
1. Konya'ya döndüğüm vakit benim motor, dama Erol Efendi, dedi. Kıtipiyoz bir tamirhaneye verdim.
1. Konya'ya döndüğüm vakit benim motor, dama Erol Efendi, dedi. Kıtipiyoz bir tamirhaneye verdim.
Lisan : Rumca
kıtır kıtır
1. isim , isim , isim , isim , Minderin sertleşmesini sağlayan içindeki saman parçaları
2. argo , argo , argo , argo , Yalan
3. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Patlamış mısır
1. argo , argo , argo , argo , yalan söylemek
1. Kim dedi bunu sana, Kâmil Bey mi? Boş ver kardeş, inanma sakın, kıtır atıyorlar, moralimizi bozmak istiyorlar.
1. Kim dedi bunu sana, Kâmil Bey mi? Boş ver kardeş, inanma sakın, kıtır atıyorlar, moralimizi bozmak istiyorlar.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok pişirilmekten veya kızartılmaktan kuru ve gevrek bir duruma gelmiş olan
1. Kıtır kıtır bir börek.
1. Kıtır kıtır bir börek.
2. zarf , zarf , zarf , zarf , Gevrek bir ses çıkararak
1. Kurt, kuzuyu kıtır kıtır yemiş.
1. Kurt, kuzuyu kıtır kıtır yemiş.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , `Kıtır` diye ses çıkmak
1. Şoför doğruldu, gerindi, kemikleri kıtırdadı.
1. Şoför doğruldu, gerindi, kemikleri kıtırdadı.
kıtlama şekeri
1. isim , isim , isim , isim , Kıtlamak işi
2. Küçük parçalara ayrılmış şekeri ağızda tutarak çay içme biçimi, kırtlama
3. zarf , zarf , zarf , zarf , Küçük parçalara ayrılmış şekeri ağızda tutarak
1. isim , isim , isim , isim , Küçük parçalara ayrılarak çay içerken kullanılan sert şeker