Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
kısmet kapısı
Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Gelir sağlayan yer

2. Kızın evlenip gittiği yer


kısmet olmak
Anlamı:

1. nasip olmak

Örnek:

1. Bu, memleketimin görmek kısmet olmayan yerlerini görebileceğimin sevincidir.

1. Bu, memleketimin görmek kısmet olmayan yerlerini görebileceğimin sevincidir.


kısmeti açılmak
Anlamı:

1. kazancı artmak, bolluğa ermek

2. kendisiyle evlenmek isteyen biri çıkmak


kısmeti ayağına (kadar) gelmek
Anlamı:

1. beklenmeyen bir nedenle kazançlı bir durumla karşılaşmak


kısmeti bağlanmak
Anlamı:

1. istediği hâlde evlenememek


kısmeti kapanmak
Anlamı:

1. kazancı azalmak

2. kendisiyle evlenmek isteyen biri çıkmamak


kısmeti kesilmek
Anlamı:

1. daha önceden kendisine nasip olan bir şey artık nasip olmamak

Örnek:

1. Çöp tenekeleri modernleşip metal sandıklara dönüşünce bu zavallıların çöp tenekelerinden de kısmeti kesildi.

1. Çöp tenekeleri modernleşip metal sandıklara dönüşünce bu zavallıların çöp tenekelerinden de kısmeti kesildi.


kısmetinde ne varsa kaşığında o çıkar
Anlamı:

1. `kişi ne kadar çabalarsa çabalasın alın yazısındaki şeye ulaşır` anlamında kullanılan bir söz


kısmetine mâni olmak
Anlamı:

1. kazancına veya evlenmesine engel olmak


kısmetini ayağıyla tepmek
Anlamı:

1. kavuşacağı iyi bir durumu, değerini bilmeyerek istememek


kısmetini bağlamak
Anlamı:

1. bir inanışa göre büyü ile birinin evlenmesine engel olmak


kısmetli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kısmeti iyi olan, talihli


kısmetlilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kısmetli olma durumu


kısmetsiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kısmeti iyi olmayan


kısmetsiz köpek, sabaha karşı uyuyakalır
Anlamı:

1. `Tanrı kendisine kısmet vermemiş olan yaratık, yararlanılacak şeyi elde etmek kolaylaştığı zaman, başka bir işle uğraştığı için bundan yoksun kalır` anlamında kullanılan bir söz


kısmetsizlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kısmetsiz olma durumu


kısmi

İlgili Kelimeler:

kısmi felç, kısmi seçim

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bir şeyin yalnız bir bölümünü içine alan, tikel


Lisan : Arapça ḳismī

Telaffuz : kısmi:

kısmi felç
Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Vücudun bir bölümünün felçli duruma gelmesi


kısmi seçim
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , 1961 Anayasasına göre Cumhuriyet Senatosu üyelerinden süresi dolanların yenilenmesi için yapılan seçim


kısmık
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Cimri


kişmiri
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Alımlı

2. Esmer

Örnek:

1. Sonra karşıda oturan kişmiri, narin kızın kendisini süzdüğünü görünce kalan suyu ona uzattı.

1. Sonra karşıda oturan kişmiri, narin kızın kendisini süzdüğünü görünce kalan suyu ona uzattı.


Telaffuz : kişmi:ri:

kişmiş
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Küçük taneli bir tür çekirdeksiz üzüm


Lisan : Farsça kişmiş

kişneme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kişnemek işi

Örnek:

1. Uçtuk Mohaç ufkunda görünmek hevesiyle / Canlandı o meşhur ova at kişnemesiyle

1. Uçtuk Mohaç ufkunda görünmek hevesiyle / Canlandı o meşhur ova at kişnemesiyle


kişnemek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , At, bağırır gibi yüksek ses çıkarmak

Örnek:

1. Havayı kokladı, sonra bütün gücüyle yeri göğü inleten bir kişnemeyle kişnedi.

1. Havayı kokladı, sonra bütün gücüyle yeri göğü inleten bir kişnemeyle kişnedi.


kişnetme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kişnetmek işi