92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , isim , isim , Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri
Özel: Evet
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Köpekgillerden, soluk kahverengi, karnı beyaz tüylü, kısa kulaklı, postundan kürk yapılan bir tür memeli (Vulpes corsac)
1. isim , isim , isim , isim , Üzerine vişne vb. şerbet dökülerek yenen rendelenmiş buz
1. Biz burada sıcaktan, gelsin karsanbaç gitsin gazoz, dondurma anca dayanıyoruz sıcağa.
1. Biz burada sıcaktan, gelsin karsanbaç gitsin gazoz, dondurma anca dayanıyoruz sıcağa.
karşı akın, karşı devrim, karşı düşünce, karşı düşürüm, karşı gelim, karşı görüş, karşı karşıya, karşı olum, karşı oy, karşı sav, kapı karşı komşu, karşıdan karşıya, sabaha karşı
1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi
1. Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor.
1. Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor.
2. Yol, deniz, ırmak vb.nin öbür kıyısı veya yanı
1. Karşıki kıyıda yün denkleri çıkaran gemiye haykırdık, işaretler ettik.
1. Karşıki kıyıda yün denkleri çıkaran gemiye haykırdık, işaretler ettik.
3. Ön, kat, huzur
1. İkisi birden müdürün karşısına çıkarlar.
1. İkisi birden müdürün karşısına çıkarlar.
4. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bulunan yere göre önde, ileride olan
1. Karşı evin kızları. Karşı mahalle.
1. Karşı evin kızları. Karşı mahalle.
5. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Karşıt, zıt, muhalif
1. İlkin bütün bunların bir emperyalizm numarası olduğunu söyleyerek kesin bir karşı tavır koydu.
1. İlkin bütün bunların bir emperyalizm numarası olduğunu söyleyerek kesin bir karşı tavır koydu.
6. zarf , zarf , zarf , zarf , Yüzünü bir şeye doğru çevirerek
1. Bahçeye karşı oturmak.
1. Bahçeye karşı oturmak.
7. zarf , zarf , zarf , zarf , Karşılık olarak, mukabil
1. Bir ölüm haberine karşı ben içimde bin ezinti, bin çöküntü duydum.
1. Bir ölüm haberine karşı ben içimde bin ezinti, bin çöküntü duydum.
8. zarf , zarf , zarf , zarf , İçin, hakkında
1. Edebiyata karşı ilk alaka sizde nasıl ve ne zaman başladı?
1. Edebiyata karşı ilk alaka sizde nasıl ve ne zaman başladı?
9. zarf , zarf , zarf , zarf , -e doğru
1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Karşı takımın yaptığı bir akını durdurup hemen akına geçme işi, kontratak
1. dışarıdan gelenleri karşılamaya gitmek
1. Edirne'nin üç şerefelisi de kandillerden kaftanı ile ona karşı çıkmış.
1. Edirne'nin üç şerefelisi de kandillerden kaftanı ile ona karşı çıkmış.
2. bir düşünceye katılmamak, cephe almak
1. Üniversiteyi bitirince isteğimi babama açtım, önce biraz karşı çıkar gibi oldu.
1. Üniversiteyi bitirince isteğimi babama açtım, önce biraz karşı çıkar gibi oldu.
1. isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , Bir devrimi yıkmayı ve onun ürünlerini ortadan kaldırmayı hedefleyen hareket
1. direnmek, dayanmak
1. Bak, eğer yüklendiğimiz, karşı durduğumuz kimseler yöneticiler olsalar ılımlılıktan söz açmazdım.
1. Bak, eğer yüklendiğimiz, karşı durduğumuz kimseler yöneticiler olsalar ılımlılıktan söz açmazdım.
Ön Takı : (birine)
1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Karşı görüş
1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Ucuzluğa karşı yapılan ucuzluk
1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Karşıtlık
1. başkaldırmak
1. Acaba böyle bir meraka uymak perilere karşı gelmek midir?
1. Acaba böyle bir meraka uymak perilere karşı gelmek midir?
2. birini karşılamak
Ön Takı : (birine)
1. isim , isim , felsefe , felsefe , mantık , mantık , isim , isim , felsefe , felsefe , mantık , mantık , Bir teze veya iddiaya karşı getirilen yeni ve değişik önerme, karşı düşünce
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Yüz yüze
1. Karşı karşıya yere bağdaş kurduk.
1. Karşı karşıya yere bağdaş kurduk.
1. birden karşılaşmak
1. Nihayet bir defa, gene dereden köye doğru giderken karşı karşıya gelmeyeyim mi?
1. Nihayet bir defa, gene dereden köye doğru giderken karşı karşıya gelmeyeyim mi?
2. zıtlaşmak
1. yüz yüze gelmek
1. Az sonra, şairin çok şairane bir hayretiyle karşı karşıyayız.
1. Az sonra, şairin çok şairane bir hayretiyle karşı karşıyayız.
1. boyun eğmemek
1. Yabancının bu kötü kastına yalnız azmimizle karşı koyduk.
1. Yabancının bu kötü kastına yalnız azmimizle karşı koyduk.
1. isim , isim , mantık , mantık , isim , isim , mantık , mantık , Birbirinin karşısında bulunan, birbirini karşılıklı olarak dışta bırakan kavram veya yargı arasındaki bağlantı, tekabül
1. isim , isim , isim , isim , Bir çatışkının ikinci terimini oluşturan düşünce veya önerme, antitez
1. isim , isim , isim , isim , Karşılamaya çıkan kimse, karşılayan
1. Bursa mebusları sabahleyin erkenden otomobillere atladılar, karşıcı gittiler.
1. Bursa mebusları sabahleyin erkenden otomobillere atladılar, karşıcı gittiler.
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Karşı düşüncede olan
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bir yandan öbür yana
2. Karışmaz görünerek, uzaktan
karşılama töreni
1. isim , isim , isim , isim , Karşılamak işi, istikbal
1. Belgrat, Türkiye Cumhuriyeti Başvekili'ni karşılamaya hazırlanmıştır.
1. Belgrat, Türkiye Cumhuriyeti Başvekili'ni karşılamaya hazırlanmıştır.
2. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Trakya ve Marmara bölgesinde oynanan bir halk oyunu veya bu oyunun müziği